İnsanoğlu, tarihte, kendisine yardımcı kuvvet olarak, çevresinde ki hayvanlardan faydalanmıştır! Daha sonra suyun taşıyıcı ve rüzgârın itici gücünden de yararlanan insanoğlu, yelkenli gemi ve yel değirmenlerini yapmıştır!
Rüzgâr ve akarsu gücünden dünyanın her kesiminde aynı oranda yararlanma olanağı olmadığından enerji kaynaklarının kullanımı sınırlı olmuştur!
Özellikle elektrik enerjisi günlük hayatımızda önemli bir yer kaplıyor olsa da enerjiyi sadece elektrik olarak düşünmek doğru bir bakış açısı değildir!.
Enerji; çevremizde olup biten her şeyin hareket etmesi veya meydana gelmesini mümkün kılan şeydir! Eğer bugün arabalar hareket ediyor, evimiz ısınıyor, fabrikalar üretim yapabiliyor, çiçekler açıyor ve güneş içimizi de ısıtabiliyorsa, nedeni enerjidir!
Tarihte, endüstri kuruluşlarının kurulmasında kontrol edilebilen akarsuların çevreleri tercih edilmiş ve bunlardan yararlanılmıştır!
İnsanoğlu; hayvan ve bitkilerden sağlanan enerji, yüzyıllar boyunca dünyada kullanılan enerji kaynağının temelini oluşturmuştur! Şüphesiz bunlara, o dönemdeki bilgi ve teknik imkânlar çerçevesinde yararlanıldığı bir realitedir!
Dünya enerji ekonomisinde ki gelişmeler, 18. yüzyıl ortasında kömür ve demirin işbirliği ile gerçekleşen Sanayi Devrimi ile başlamıştır! Bu yüzyılın sonlarına doğru maden kömürü, hem ısı ve hem de enerji kaynağı olarak büyük önem kazanmıştır!
Sanayi Devriminin başlamasında önemli rolü olan enerji kaynağı, aynı zamanda endüstrinin coğrafi dağılışını da etkilemiştir!
19. yüzyılın ikinci yarısında türbin ve dinamonun buluşu ile enerji çeşitleri arasına yeni bir enerji türü olan kömür katılmıştır! Bununla birlikte o zamana kadar kontrol altına alınamayan büyük akarsu kaynaklarından elektrik üretiminde yararlanılmaya başlanmış ve akarsular günümüzde ki önemini kazanmıştır!
20. yüzyılın başında enerji ekonomisine yeni bir enerji kaynağı olarak petrol girmiştir! Petrol; Petrokimya endüstrisinin aranan önemli bir hammaddesi olmuştur!
20. yüzyılın başında doğalgaz, özellikle ısınma ve mutfaklarda kullanılmaya başlamıştır! Daha sonra termik santraller başta olmak üzere kullanım alanı genişlemiştir!
20. yüzyılın ortalarına doğru, nükleer enerji elektrik üretiminde ve bazı özel kullanım alanlarında büyük önem kazanmıştır!
Enerjinin insan hayatı ve sanayide ki yeri ve önemi, dünyada ki tüm savaşların da arka planı ve emperyalist – hegemonya düzeninin devamlılığı zaviyesinden okuma yapabilirsek daha sağlıklı olacaktır!
Aksi halde tüm ifade ve kelam, GILİ – GALE ve GIYŞ’dan öteye geçemeyecektir!
Günümüzde bazı ülkeler enerjiye erişemediği takdirde, vatandaşları donacak, fabrikaları kapanacak ve tüm ülke de karanlıklar içinde kalacaktır!
Askeri, teknolojik ve ekonomik gücü üstün olan küresel ve emperyalist güçler, dünyanın diğer bölgesindeki enerjiye erişmek, kontrol edebilmek veya nakil hatlarını denetim altına alabilmek adına her yol denenmektedir!
Ya enerjiye erişmeli, ya kontrol etmeli, ya da enerjinin tüm nakil hatları denetim altına alınmalıdır! Dün, kömür ve petrol için verilen savaşlar, bugün de tüm enerji kaynaklarının kontrolü veya enerji nakil hatları için verilmektedir!
Peki, Hamas ve İsrail savaşında, ENERJİ ve DOĞAL GAZ, hiç konuşulmamasına ve gündem olmamasına rağmen, etkisi var mıdır? Yoksa hadim canım sende mi diyorsunuz?!
Ya da yaşadığımız tüm Savaşlar ve bugün yaşadığımız, film izler gibi seyrettirilen savaşın görünmeyen ve ifade edilemeyen tek sebep ve gerekçesi mi, demeliyiz?! HANGİSİ!
Türkiye Cumhuriyeti Devleti; yıllık, elli milyar dolar gibi bütçe rakamını, enerjiye harcayan bir ülke olarak karşımızda durmaktadır!
Türk Devlet Aklı nezaretinde ki Türk Devleti, yeni dünya düzeni ve sistematiğine matuf tüm küresel kirli plan ve sinsi hesapları bozmakta, bağımsız politikalar sergilemekle, Türk devleti ebed müddet devam ülküsü; 2053 ve 2071 hedeflerine emin adımlarla ilerlemektedir!
Yoksa, ON BİN Kilometre ötelerden, Akdeniz ve Doğu Akdeniz’de; SEKSEN ÜLKENİN neredeyse YÜZ ADET SAVAŞ GEMİLERİ, bölgeye balina avlamak için geldiklerini mi düşünüyoruz?
Aksini düşünmek – iddia etmek ya da ifade etmek zaten laf-ü güzaftan öteye geçmeyecektir!!!..