GESARA & Nesara; PARA SAVAŞLARI!.

İnsanlık; 2. Dünya Savaşından beri büyük felaketlerle yüzleşiyor! Dünyanın bir tarafı yüksek refah seviyesi ve lüks içinde hayatını sürdürürken, diğer tarafta ise açlık ve sefalet içinde yaşamaktadır! Böyle bir dünyanın sürdürülebilirliği doğal olarak olamaz!

Dünyadaki yüzde bir kitle dünya gelirinin yüzde seksen beşini kazanıyor! Dünya nüfusunun yüzde doksan dokuzu ise geri kalan yüzde on beşi nasıl bölüşeceğine karar veremiyor!

Dünyada artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak! Uluslararası sistemin güç yapısı değişecek; değişimin küresel ve yerel ölçekte; hem sosyal, hem kültürel, hem ekonomik, hem finansal, hem para ve hem de siyasi sonuçları olacaktır!

1990′lı yıllarda, Harvey Francis Barnard, dünyadaki paylaşım düzensizliğine karşı, GESARA ( Küresel Ekonomik Güvenlik ve Reform Yasası ) ve NESARA ( Ulusal Ekonomik Güvenlik ve Kurtarma Kanunu ) adı altında bir dizi ekonomik reformu kapsayan önerilerini kamuoyu ve karar vericilerle paylaşır!

Bernard, Bataklığın Kurutulması veya Boşaltılması, Para ve Maliye Politikası Reformu başlıklı teklifini öncelikle Kongre üyelerine, bu yasaya hızla geçilmesine inandığı birer kopyasını da gönderir! Bir gelişme ve ilerleme sağlanamayınca, 2000 yılında yasa teklifini kamu malı olarak internet üzerinden yayınlamaya karar verir!

NESARA yasası, Mart 2000 tarihinde Kongredeki gizli bir oturumdan geçmeden ve Başkan Bill Clinton tarafından imzalanmadan önce, Kongre’de durdurulur! Bu yasa teklifi kimlerin işine gelmiyor? 2001 yılında ki müzakerelerin ardından Yüksek Mahkeme, Kongre’ye NESARA’yı onaylayan kararı vermesini teklif eder! Bu teklif, NESARA’nın yasalaşmasından on sekiz ay sonra 9 Eylül 2001’de gerçekleştir!

Yasanın 11 Eylül 2001 tarihinde yürürlüğe gireceği ve uygulanacağı saatte, New York’taki Dünya Ticaret Merkezi ikiz kulelerine terör saldırıları sırasında bilgisayarların ve yasa verilerinin yakıldığı da, iddia edilmektedir!

Bush, 11 Eylül 2001 saldırıları bahanesi ile, Irak Savaşı’nı NESARA’nın dikkat dağıtıcı unsurları olarak düzenlediğine de, inanılmaktadır!

NESARA yasa önerisi; Yasa dışı bankacılık faaliyetleri nedeniyle tüm kredi kartı, ipotek ve diğer banka borçlarının sıfırlanması! Federal Rezerv’in kabusu, bir borç affı olması! Altın, gümüş ve platin değerli metallerle desteklenen yeni bir ABD Hazine para biriminin oluşturulması! Anayasa Hukukuna uygun olarak yeni ABD Hazine Bankası Sistemini başlatması! Federal Rezerv Sistemini ortadan kaldırması!

Bu yasa ile dünyadaki milli paranın sahibi olan ulusal devletler, küresel para sihirbazlarının oyuncağı, milli paralarını da, kurtarmış olacaktır!

Hamas tarafından 7 Ekim tarihinde, İsrail’e fırlatılan füzeler, birileri ve özellikle de Siyonist İsrail çevrelerinde, İsrail’in 11 Eylül’ü olarak lanse edilmiştir! Neden acaba?

Peki, İsrail tüm komşularına mı saldıracaktır? Ya da Orta Doğu’da aklımızın alamayacağı bir savaşın işaret fişekleri mi?

Peki, Hamas ve İsrail arasında zuhur ettirilen savaş, para ve finans kaynaklı olabilir mi?! Neden olmasın?!

Ya da Hamas ve İsrail savaşı akabinde, yeni bir para – finansal sistem gelecek midir?!

Türkiye Cumhuriyeti Devleti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, tüm uluslararası platform ve toplantılarda ki konuşmalarda yapmış olduğu vurgular; dünya insanlığının refahı, barışı ve huzurunun da tesisi adına, manidar olduğunu düşünüyorum!

Öncelikle ve özellikle Dünya beşten büyüktür, vurgusu! Türkiye, bütün ülkelerin çıkarlarının gözetildiği bir uluslararası sistem kurulması çağrısında bulunuyor!

İkinci Dünya Savaşı galipleri tarafından dizayn edilen BM, adil bir dünya düzeni kurmaktan çok uzaktadır!

Adalet ve güvenliği, ekonomik kalkınma ve sosyal eşitliği, tüm ülkelere sağlamayı amaç edinmiş global bir kuruluş olarak tanımlasa da, BM’nin bu hedeften çok uzakta olduğudur!

Çocukların öldüğü ve öldürüldüğü bir dünyada kimse masum değildir! Kimsenin can güvenliği yoktur, hiç kimse sürdürülebilir refah içinde olamaz!

Birleşmiş Milletlere, uluslararası kurum ve kuruluşlara karşı vicdanlarda oluşan güvensizlik duygusu, adalet duygusunu zedelemekte, milyonlarca insanı umutsuzluğa sevk etmektedir!

Mazlumlara yönelik çifte standart, çocukların katledilmesine karşı sergilenen kayıtsızlık, tüm dünyada teröre oksijen sağlamaktadır!

Birleşmiş Milletler ve uluslararası kurumlardan umutlarını kesen kitleler, çaresizlik ve umutsuzluk içinde, terörün tuzağına düşmektedir!

Peki, Dünya ve özellikle de Birleşmiş Milletler, İsrail tarafından başlatılan katliamlara neden seyirci konumundadır?!

İsrail’in bu insanlık vahşetine seyirci olanların, bölge üzerinde ki sinsi plan ve kirli hedefi nedir?!

Yayınlayan

ahmetunver

Ahmet Ünver; İletişim Uzmanı; İletişim, Kurumsal İletişim, Halkla İlişkiler, Reklam, Marka, Marka Yönetimi, Marka İletişimi, Kurumsal İtibar, Kurumsal İtibar Yönetimi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir