Zıtların Birlikte Hareket Etmesi!

Dünya ve insanlık, özellikle de hayatımız  zıtlar olmadan yaşanamaz bir durum arz eder. Hayat, zıtlar olmadan yaşanmaya kalksa, sadece yeknesak ve sıradan bir durumda olur,  insanoğlu da bu durumdan çok sıkılır ve çekilmez bir durumda bulunurdu.

İnsanın yaratılması akabinde sıratı müstakim üzerine şeytanın oturması da bu zıtlığı ifade etmektedir. Peki, Şeytan nerede durmaktadır? Tam da müminin doğru yolu üzerinde! Neden bu yol üzerindedir? Doğru yoldan çıkarmak ve saptırmak için? Çıkarabilir, saptırabilir mi?

Sonsuz Kudret Sahibi Yüce Allah’ın buyurduğu; Sadece ihlâslı ve samimi kullarımı bu yoldan ayıramayacak ve koparamayacaksın, emrinde müşahhas olduğu gibi!

Zıtlar,  tezat veya öteki ne demektir? Zıtlar neyi ifade etmektedir? Zıtlar olmadan hayatımız nasıl sıradan olabilir?   

Nitelik ve durumları itibariyle birbirine aykırı ve birbirlerinin karşısındaki kavram ve olguları ifade eder. Kâinat ve yaşam döngüsü zıtların birlikteliği üzerine kuruludur!  Dünya ve insanlığın tüm kurgusu zıtlıklar üzerinedir! Zıtlıkların yanı sıra, zıt olan unsurlar da bir birlerini tamamlamaktadır.

Bir erkek ve bir kadın olmak üzere dünyaya gönderilen, Hz. Âdem ve Havva en başta birbirlerini tamamlayan iki insandır. Sonrasında, Habil ve Kabil, iyilik ve kötülüğü sembolize etmektedir!  Karanlık ve aydınlık, gündüz ve gece, ak ve kara gibi pek çok zıt kavramlar, kendi aralarında zıt ve bir birlerini tamamlar!  Sonsuz Kudret Sahibi Yüce Allah; Kur’an-ı Kerimde,  “Biz her şeyi çift yarattık” ayeti ve “Her şey zıddıyla bilinir ve kaimdir” gerçeğini de ifade etmektedir.

Zıtlar ve zıtlıklar olmasaydı, yeknesak ve sıradan bir hayat olurdu. İnsanoğlu bir an gelir bu durumdan bırakıverirdi! Hayat, insanoğlu için bazen iyi, bazen kötü, bazen hasta, bazen sağlıklı, bazen mutlu,  bazen mutsuz, bazen hüzünlü, bazen sevinçli olduğu durumların toplamı veya kümülâtifi diye tanımlayabiliriz!

Çünkü güzelliğin kıymetini ancak çirkinlikle anlayabiliriz. Sağlığın kıymeti de hastalık, yaşamanın değerini de ancak ölüm ile anlaşılabilir. Bu durum öylesine vazgeçilmez duruma gelmiştir; İnsanların sürekli barış halinde yaşayamayacağı gerçeğiyle toplumlar kendilerine suni düşmanlar icat etmişlerdir.

Her şey zıddıyla kaim olması, her şeyin zıddıyla bilinmesi, varlıkların da zıddıyla bilinmesini anlamak mümkün görünmektedir.

Karşıt olan şeyler bir araya gelir ve uzlaşmaz olanlardan daha güzel bir uyum doğar!  Her şey ve özellikle de her düzen bir çatışma sonucunda meydana gelmektedir!

Zıtlar ve tezat dediğimiz kavramlar, sosyal olaylar,  siyasi düşünce ve ideolojilere, ülkemizde kabaca bir baktığımızda karşımıza neler çıkmaktadır? Bizim gibi ülkelerde siyasi düşünce ve ideolojiler yıllardan beridir neden kavga ettirilmektedir?

1968 öğrenci olayları, 12 Eylül darbesinden önceki sokak hareketleri ve daha sayamadığımız sosyal hareketlenmeler neden olmuştur ve neleri anlatmaktadır? Karşıt fikir ve görüşte olan gençler, bu ülkenin birliği ve bekası adına,  kesinlikle bir araya gelmemeli, sürekli olarak karşıda ve kavgalı bir durumda bulunmalıdır! Neden? Bu durum, kim veya kimlerin işine gelmektedir? Böyle bir durudan kim veya kimler istifade etmektedir? Tabii ki bu ülke ve bu ülkenin insanları değil!   Eskilerin ifadesinde müşahhas olduğu; Fikirlerin çatışmasından hakikat güneşi doğar, neyi ve neleri anlatmaktadır?

Türkiye Cumhuriyetinin kurulması ve özellikle de çok partili hayata geçmemizin akabinde, bu ülkede siyasi düşünceler, ideolojiler ve bunların taraftarları sürekli olarak kavga halinde bulunmuştur. Bu ülkedeki sokak hareketleri sıradan gelişmeler midir? Kendiliğinden mi olmuştur, tüm sokak hareketlenmeleri ve gençlerimizin kavga etmeleri?

15 Temmuz hain darbe ve işgal girişimi akabinde, bu ülkede ilk defa; Yeni kapıda şahlanışını gördüğümüz,  Devlet, Millet, Ana muhalefet ve Muhalefeti ile birlikte, Devletimizin bekası ve Milletimizin de birliği adına bir ve beraber hareket etmeye başlamıştır. Siyasi partiler,  ideolojiler, liderler ve bunların müntesipleri olan kalabalıklar,  bu ülkede sadece ve sadece kavga etmeleri üzerine formatlanmıştı! Bu ülkenin birliği üzerine hareket etmemeleri gerekiyordu! Sürekli olarak kavga etmesi planlanmıştı!  

Yani zıtların birlikteliğinden nasıl mükemmel bir düzen meydana geliyorsa, bu ülkede ilk defa,  devletin âli menfaatleri üzerine,  tüm parti ve siyasi ideolojiler bir kenara konulmak suretiyle,  birlikte hareket etmeye başlamışlardır.  Neden?

Küresel ve işbirlikçilerin anlayamadığı ve kavrayamadığı, karşıt ve zıt gibi görünen, parti ve liderlerin, tek bir ideal ve hedef çerçevesinde, bu devletin bekası ve milletimizin de birliği adına,  bir ve beraber hareket etmeleridir!

Zıtlar ve kavgayı mı bekliyoruz? Yoksa Zıtlar ve tezatların birlikteliğinden, birlikte hareket etmesinden kaynaklı, büyük idealler çerçevesinde,  mükemmel bir DÜZENİ mi? Hangisini tercih edeceğiz?

Şu anda, ülkede yaşamakta olduğumuz, siyaset dünyasındaki zıtlar, tezatlar ve liderlerin birlikte hareket etmelerinden kaynaklı görmekte ve anlamakta zorlandığımız bir düzen, bir denge  ve bir sükun mevsimi bulunmaktadır!

Bu gelişmeleri, ZIT ve ZIT KUTUPLAR olarak görünen siyasi parti ve liderler üzerinden kurulan DENGEYİ; Anlamayı, anlamlandırmayı,  idrak edebilmeyi, yorumlamayı ve tüm bu gelişmelerin karşısında değil,  yanında ve destekçisi olabilmek dileklerimle!

Yayınlayan

ahmetunver

Ahmet Ünver; İletişim Uzmanı; İletişim, Kurumsal İletişim, Halkla İlişkiler, Reklam, Marka, Marka Yönetimi, Marka İletişimi, Kurumsal İtibar, Kurumsal İtibar Yönetimi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir