2018 yılının ilk günlerinde, Sayın Cumhurbaşkanımızın Afrika ziyaretinde, Sevakin Adasının Türkiye’ye tahsis edilmesi ve burada bir askeri üssümüzün kurulması sonrasında, içeride ve dışarıda ifade edilmeye başlayan ve bağları da çok güçlenen ‘Türk üçgeni’ başlıklı bir yazı kaleme almıştım. Türk üçgeni ne demektir? İçeride oluşan bu üçgenin dış yansımaları da var mıdır? İçerideki üçgenin ülkemiz çıkarları çerçevesindeki kısa, orta ve uzun vadeli hesap ve planları nelerdir? Dışarıdaki üçgenin genel çerçevesi nelerdir? Dışarıdaki üçgen Dünya ve bölgemiz adına neleri hedeflemektedir? İçerideki üçgeni parçalama ve dağıtmaya yönelik, kendilerini bu ülkenin asli sahibi olarak addedenler neler yapmaktadır? İçerideki üçgeni dağıtmaya yönelik olarak Egemen Güçler direniyor başlıklı bir yazı daha kaleme almıştım! Tüm bu iç ve dış üçgenin dünyamız ve özellikle de bölgemizde huzurun tesisi için genel hedefleri nelerdir sorularımıza cevap bulmaya çalışmıştım!
Dünya, özellikle de enerji merkezi ve koridoru konumundaki bölgemiz, yüz yıl önce olduğu gibi yeniden paylaşım ve bölgede varlık sorunları ile karşı karşıyadır! Yüz yıl önceki dünya ve bölgemizi paylaşımda anlaşan emperyalist derin güçler, bugün neden kavga etmekteler? Yüz yıl önce anlaşan emperyalist derin güçler, bugün vekâlet orduları üzerinden bir birlerine mesaj vermeye ve her iki taraf da karşıyı kendi planları doğrultusuna çekmeye çalışmaktalar! Çünkü bu bölgede olamayan hiçbir emperyalist derin GÜÇ, yenidünya düzeninde yerini alamayacak ve esamisi dahi okunmayacaktır! Bunu çok iyi bildikleri için her bir yolu denemekteler! Dünya üzerinde belli bölgelerde çok sayıda patlamalar neden olmaktadır? Dünya kamuoyunda ses getirecek sayıda insan ölümleri üzerinden terör olayları ile ülkelerin iç kamuoyuna yönelik mesajlar verilmeye çalışılmaktadır? Tüm bunlar normal ve sıradan gelişmeler ve olaylar zinciri midir? Yoksa hepsi büyük bir plan dâhilinde olan gelişmeler midir? Tabii ki yüz yıllık hatta iki yüz yıllık planların ve derin hegemonyal yapının varlık – yokluk yansımalarıdır!
Türkiye çerçevesinde tüm bu gelişmeler ve olaylara baktığımızda karşımıza neler çıkmaktadır? İki yüz yıllık planları çerçevesinde küresel derin güçler bizim gibi ülkelerde yönetimin her bir kademesindeki kendi devşirme adamları eliyle bu ülkeleri yönetmeye çalışmışlardır! Bizim gibi ülkeler, Yerli ve Milli formata bürünme girişimlerinde ise karşımıza mutlaka bir darbe veya muhtıra çıkmaktadır! İçerideki taşeron ve hizmetçiler bugünler için hazır kıta bir şekilde yetiştirilmekte ve bekletilmektedir! 15 Temmuz hain darbe ve işgal kalkışması akabinde; Devlet, Millet, Ana Muhalefet ve Muhalefeti ile şahlanan Yeni kapı ruhu, bu derin güçleri şaşırtmıştır! Bu aziz Anadolu topraklarında ve asil milletin arasında kaos ve iç savaş bekleyenler avuçlarını yalamıştır! İçeride devletimizin bekası ve milletimizin de birliği adına meydana gelen Türk üçgeni, bu ülkenin sahibi oldukları iddia eden egemen güçlere çok sıkıntılar vermekte ve uykularının kaçmasına da sebebiyet vermektedir! Onun için de ülkemizin içinde her bir sahada direniş hareketlerini gözlemleyebiliriz!
Peki, bu üçgenin dış yansıması nedir? Türk üçgeni içeride devletin bekası ve milletin birliği adına devlet, millet, ana muhalefet ve muhalefeti ile sıkı sıkıya bağlanmıştır! Dışarıdaki üçgen nedir? Kimlerden oluşmaktadır? Yansımaları nelerdir? Buradaki dış üçgende karşımıza; Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Trump ve Rusya Devlet Başkanı Putin’i görmekteyiz! Bu üçgen iki yüz yıldan beri oluşan kan ve silah üzeriden dünyamızı yeniden paylaşılmasına ve sömürülmesine hayır demektedir! Dünyanın diğer egemen derin güçleri bu bağları ve birlikteliği parçalamaya ve dağıtmaya çalışmaktadır! Dağıtmadıkları takdirde de anlaşmak için bu üçgenden birinin kapılarını mutlaka çalacaklar! Kesinlikle çalacaklar! Başka çıkış yolları yoktur! Son günlerde yaşanılanlar ve gözlemlediğimiz gelişmelere bir de bu zaviyeden bakabilirsek çok daha net bir şekilde anlaşılacaktır, Türk ve Dünya Üçgeni, diye düşünüyorum! Sen ne zannediyordun!