Beklenmeyeni Bekleyin!


Yazımızın başlığı bir kitap ismi ve yazarı; Roger Von Oech. Kitabın Konusu; İster bir yönetici, ister bir sanatçı ve isterseniz bir öğrenci olun; sorunların çözümü için Farklı Yaklaşımlar Geliştirin ve Bakış Açınızı Değiştirin, diyor!

Düşünce şekli, mantığı ve alışkanlıkları, ters çevirmeli! Peki, Beklenenin tam tersini yapmak ne gibi sonuçlara yol açabilir! Olay ve olgulara, ters veya başka bir açıdan ve özellikle de, alışkanlıklarımızı değiştirmek suretiyle bakabilmeyi öğrenmek gerekir!

Hayatta her şey olabilir! Olmaz denilen şeylere de hazır olmak gerekir! Hayat durağan değildir! Atom parçalanır ve algılar da parçalanır ve değişebilir! Yoksa ONU ASLA Bulamazsınız!

Kitabın kabaca bir özeti ya da kitap içinden bazı pasajlar halinde günümüze yönelik ne gibi dersler çıkarabiliriz!

Ya da hayata, dünyaya, tüm olay ve olgulara, farklı yaklaşımlar geliştirmek, bakış açımızı ve alışkanlıklarımızı değiştirmek suretiyle, neler neler elde edebiliriz! Hayatın statik olmadığı ve her an her şey olabileceği! Değişim ve Dönüşüm!

Olmaz ve olamaz denilen şeylerin hayatta olduğu gibi! Her şey; zıtlar ile birlikte, bir denge ve anlam ifade eder! Hayatın statik olduğu bakış açısı ve düşünce şekli, yaratılışa aykırı! Her şey; hem zıtlar ve hem de değişim üzerine bina edilmiştir!

Çevremizde ki, tüm olay ve olgulara karşı; Farklı yaklaşımlar geliştirmeye, Bakış Açımızı ve Alışkanlıklarımızı değiştirmeye var mıyız?!

  • Eğer her şey dumana dönüşseydi, bilme organımız burnumuz olurdu!
  • Brezilya’da bir kelebeğin kanat çırpışı, Teksas’da bir kasırgaya neden olabilir mi?
  • Eğer mutluluk bedenin zevklerinden oluşuyorsa, o zaman öküzler ne zaman yiyecek samanla karşılaşsa, onları mutlu saymamız gerekir!
  • Değişen dünyada, her doğru düşünce ve strateji, er geç yanlış hale gelir!
  • Bir çemberde bitiş noktası, aynı zamanda, başlangıç noktası da olabilir!
  • Pek çok insan, ışığı gördüğünde değişmez, ısıyı hissettiğinde değişir!
  • Alman köylüsü; Yokuş aşağı inerken ağlar, yokuş yukarı çıkarken gülermiş! Sebebi sorulduğunda; yokuş aşağı inerken ilerideki yorucu tırmanışı düşünür üzülürüm! Yokuş yukarı tırmanırken de kolay inişin keyfinin beklentisi içinde olurum!
  • Kimse yumurtayı masanın üzerinde dik olarak durduramadı! Kristof Kolomb yumurtayı kaynattı ve katılaşan yumurtanın bir ucunu ezdi ve dik olarak masaya oturttu! Saray mensupları itiraz ettiler!
  • Kolomb; ‘gülünç olmayın’ diye yanıtladı ve ‘gerekli olandan daha fazlasını varsaysaydınız’ dedi!
  • Deniz suyu hem saf hem de zehirlidir: balık için içilebilir ve yaşam kaynağı iken insan için içilemez ve zarar vericidir!
  • Bir kez olan örnek, ikinci defa olan tesadüf, üçüncü veya daha çok olan bir eğilim oluşturur!
  • İnsanların çoğu, avuçlarının içindekini kavramayı başaramaz!
  • Karakterimizi; yetiştirilme tarzımız, eğitimimiz, kültürümüz ve deneyimiz biçimlendirir!
  • Yukarıya çıkmak ve aşağıya inmek, bir ve aynıdır! Her şey durmaksızın değişmektedir! Bu demektir ki; sizi, ‘yukarıya’ taşıyan her strateji, önünde sonunda, yanlış strateji haline gelebilir ve ‘aşağıya’ yöneltebilir!
  • Sağlığı değerli hale getiren hastalık, tokluğu zevkli hale kılan açlık, dinlenmeyi hoş hale getiren yorgunluktur!
  • Bazen alışkanlıklarımız düşüncemizin öylesine ayrılamaz bir parçası olur ki; onları alışkanlık olarak teşhis etmeyi başaramaz; işlerin yapılış şekli olarak, düşünürüz!
  • Cazip görünmek için zor olanı oynadıysanız! Sorunu çözmek için ondan uzaklaştıysanız!
    Yalnız olmak için şehre gittiyseniz! Güç kazanmak için güçsüzlüğünüzü itiraf
    ettiyseniz!
  • Bilgelik kazanmak için çocuk bakış açısı benimsediyseniz! İnsanların dikkatini
    çekmek için çok yavaş konuştuysanız! Karşıt stratejiyi kullanmışsınız demektir!

Peki, Şu anki durumumuzda, işimize yarayabilecek sezgi karşıtı taktik ya da strateji, hangisi? Ya da günümüzde, siyaset ve diğer alanlarda ki, KARŞIT SRATEJİ veya TAKTİĞİ nedir?! Her SEÇİŞ veya SEÇİM bir VAZ Geçiş olduğuna göre!

Fikir ona derler ki, bir yol açsın, yol ona der­ler ki, bir gerçeğe ulaşsın! ( Hz. Mevlana )

Peki, yeni bir yol ve yeni bir gerçeğe erişebilmek adına; farklı yaklaşımlar geliştirmeye, alışkanlıklarımızı ve bakış açısını değiştirmeye ihtiyaç var mıdır!

Yayınlayan

ahmetunver

Ahmet Ünver; İletişim Uzmanı; İletişim, Kurumsal İletişim, Halkla İlişkiler, Reklam, Marka, Marka Yönetimi, Marka İletişimi, Kurumsal İtibar, Kurumsal İtibar Yönetimi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir