Ehliyet, Liyakat, Adalet, Hakkaniyet ve Nizam, devletin temelidir! Bunlar olmadan devlet, varlığını belki bir dönem fakat ilelebet devam ettiremez!
Adaletin olmadığı toplumlarda, sosyal kaos ve karmaşa hakim olur! Adaleti temsil eden devlet memurları, hem işlerinde vatandaşa ve hem de emrindeki çalışanlara karşı adaletle hükmetmelidir!
Devletin dini adalet, adaleti olmayan devlet dinsizdir! Din adına ve hem de Müslim olduğunu iddia edenler; EHLİYET – LİYAKAT – ADALET ve HAKİKATE mugayir işler ve davranışlar sergileyecek! Peki, bu Zulüm olarak kabul edilebilir mi?
- Peki, Nepotizm nedir?! Nepotizm; Kamu Kurumlarına; akraba ve yakınların işe alınması! Ayrımcılık ve Kayırmacılık içeren işe alımlar! Bir kişinin ehliyet, liyakat, beceri, kabiliyet veya eğitim düzeyine bakılmaksızın istihdam edilmesi!
- Nepotizm; Kamu Kurumlarına işe alımlarda, bilinçli bir şeklide yapıldığından toplumda mağdurlar oluşmaktadır! Ya da şöyle ifade edelim! VEBAL oluşmakta ve birileri de VEBAL almaktadır!
- Toplumda, ehliyetli ve liyakatli bir o kadar genç, bilinçli bir şekilde mağdur edilmektedir! Hayata, devletine ve milletine küsmektedir! Peki, buna hakkınız var mıdır?
- VEBAL; Mağduriyete sebebiyet veren etkili ve yetkili makamlarda bulunanları yaktığı gibi nepotizm dolayısı ile işe aldıkları kişileri de bir gün yakacaktır!
NizamülMülk; İşinin ehli ve gayretkeş, liyakatli ve takdire şayan, tecrübeli nice kişi atıl bırakılarak bir köşeye atılmıştır! Ne idüğü belirsiz, usul erkân bilmez, kör cahiller nice vazifeyi uhdesine almıştır!. İşinin erbabı, soylu soplu, eline beline diline sahip, özellikle devlete makbul hizmetleri geçmiş, yararlıklar göstermiş ve dirayetli kimselerin bir kenarda işsiz güçsüz durması akla ziyandır, diyor!
Nizamülmülk; Din ve dünya işlerinin uyumlu yürümesi için herkesi liyakatlerince istihdam etmeleri, herkese yeterliliği ölçüşünce iş buyurmaları gerektiğini ortaya koymuştur! Devlette, liyakat ilkesinin varlığı yalnızca padişahın bu ilke çerçevesinde görevlendirme yapmasına bağlı değildir! Aynı zamanda bu görevlendirmelerin takibe alınması da büyük önem taşımaktadır! Çünkü Padişahın ve memleketin esenlik, barış ve huzuru yahut kaos ve kargaşası onlara bağlıdır, diyor!
NizamülMülk; İşinin ehli kişi, şayet işi tevdi ettiğim görevi almakta tereddüt ya da reddederse, cebren bu vazifeyi ona yüklerdim! Böylece hem mala ziyan gelmemiş hem reayanın huzuru muhafaza edilmiş olur, diyor!
Hadis-i şeriflerde; İşinin ehli olmayana, layık olmayana, İş ve görev tevdi edildiği, verildiği zaman, kıyameti bekleyiniz! Emanet zayi edildiğinde kıyametin kopmasını bekleyin, buyrulur!
Ya Resul Allah, emanetin zayi edilmesi nasıl olur, denince; Görev ehlinden başkasına verildiği zaman kıyameti bekleyin, buyurmuştur!
Emanete riayet edilmezse, zekât zorla verilirse, ilim, dine hizmet için değil de, para ve makam için öğrenilirse!. Fasık ve ehil olmayanlar işbaşına getirilirse! Kötülüğünden korkup zalime hürmet edilirse, o zaman çeşitli belaya maruz kalırlar!
Hz. Mevlana; Adalet, bir şeyi yerli yerine koymaktır! Adalet, ağaçlara su vermektir!. Adalet, bir nimeti yerine koymaktır! Yani hakkı hak sahibine vermektir!. Adaletsizlik ve Zulüm, dikene su vermektir! Adaletsizlik ve Zulüm, Bir şeyi layık olmayana vermek ve bir şeyi konmaması gereken yere koymaktır! Adalet ve Zulüm, hakkı hak sahibine vermemektir! Bu hal de sadece belaya ve felakete kaynak olur, buyurmaktadır!
Mekke’nin Fethinden önce Mekke’nin anahtarı Osman Bin Talha’dadır! Kendisi Kâbe’nin temizliğini ve bakımını yapar! Bu esnada Osman Bin Talha Müslüman değildir! Peygamberimiz (asm) içeri girmek istediğinde; Hz. Ali anahtarı ondan alır ve içeri girerler! Peygamberimizin (asm) amcası Hz. Abbas Kâbe’nin anahtarının kendisine verilmesini rica eder!
Peygamberimiz (sav) anahtarı amcasına verir!. O esnada bir ayet iner! Ayette şöyle buyrulur! Allah; size emanetleri ehline vermenizi ve insanlar ( bizden mi diye sormadan) arasında hükmettiğiniz vakit ADALET ile hükmetmenizi emreder! (Nisa – 58)
- Hem YENİ bir YOLA çıktığınızdan dem vuracaksınız! Hem herkesi ve her kesimi KUCAKLAMAKTAN dem vuracaksınız!
- Hem de, ESKİ ve EKSİ kişileri, DEFOLU ve BAGAJI DOLU, KRİPTO tipleri, kendinize – DANIŞMAN – REHBER ve KLAVUZ olarak seçeceksiniz, öyle mi?!
- ESKİ ve EKSİ, DEFOLU ve BAGAJI DOLU, KRİPTO KARGA tipleri; DANIŞMAN – REHBER ve KLAVUZ olarak seçerseniz, burnunuz BOKTAN kurtulmaz!
- KONYALIYI; DANIŞMAN – REHBER ve KLAVUZ olarak seçtiğiniz, ESKİ ve EKSİ, DEFOLU ve BAGAJI DOLU, Kripto KARGA tipler ile mi KUCAKLAYACAKSINIZ! Bir ve Beraber olacaksınız?
Peki, bir davaya İNANMIŞ ve ADANMIŞLAR ile değil de, dünyalık ÇIKAR – MENFAAT ve RANT uğruna, ALDANMIŞ ve TESLİM ALINMIŞLAR ile YOLA Çıkan ya da YOL ARKADAŞI olarak seçenlere, neler demeli?!
Peygamberimiz (sas); Ey Osman! İşte Kabe’nin anahtarı! Bu gün iyilik ve vefa günüdür!. Sen cahiliye zamanında bu vazifeyi layıkıyla yaptın, inanıyorum ki şimdi daha güzel şekilde yaparsın, buyurdular ve anahtarı herkesin huzurunda ona teslim etmiştir!
Hz. Peygamber (sav) efendimizin bu büyüklüğünü, EHLİYET – LİYAKAT ve ADALET – HAKKANİYET ilkesine bağlılığını gören, Osman Bin Talha, hemen Müslüman olur!
Peki, bugünün Müslümanlarını, görüp de, Müslüman olan bir kişi var mıdır, acaba?
1 -) 19 Ocak 2025 tarihli KÖŞE YAZIM; AK Parti Konya yeni İL Başkanı ve YOL Arkadaşlığı!
https://ahmetunver.com.tr/2025/01/19/ak-parti-konya-yeni-il-baskani-ve-yol-arkadasligi/