Türk Devlet yönetim sistematiğine, Kadim Türk Devlet Aklı tamamen hakim olduğunu, sürekli olarak vurgulamaya çalışıyorum.
Siyasette hiçbir şey tesadüfi değildir! Bir şey vuku buluyorsa, o şey önceden planlandığından emin olabiliriz.
Türkiye gibi ülkelerde, SİYASİ DEPREM öncesi; Jeolojik DEPREMLER olmakta ve TV’lerde boy boy DEPREM UZMANI türemektedir. Neden Acaba?
Bir yerlerde, bir AKIL tarafından KURGULANAN, SİYASİ DEĞİŞİM ya da SİYASİ DEPREM; LOADING – YÜKLENİYOR…
Jeolojik depremler sanki siyasi depremin habercisi gibi.
Para ve kadın, makam ve mevki, güç ve iktidar; mayası ve cibilliyeti bozuk insanı değiştirebilir! Bazıları devlet ile kendini eşdeğer görme hülyalarına kapılabilir.
Kamu gücü ve beytülmal ne olduğunu idrak edemeyenler, hem hata yapmak ve hem de yanmaya mahkum olur.
Devletin makamlarında oturanlar; buraların geçici olduğunu ve babasından miras kalmadığını, kendisinden önce bu makamlarda kimlerin bulunduğunu, bu makamların vatandaşa sadece hizmet yerleri olduğunu, aklından çıkarmamalı.
Devletin makamları vatandaşa hizmet yerleridir. Mal – mülk yığma ve yağma hasan börek yerleri asla değildir.
Haksız ve haram yoldan elde edilen dünyalıklar, günü geldiğinde, Devlet almasını bilir! Haram ile yol alınamaz! Zulum ile ABAD olunamaz.
Tüyü bitmemiş yetim malına el uzatan haramzadelerin, ellerini; devlet günü geldiğinde hem kırar ve hem de kesmesini bilir.
İnsan; et, sinir ve duygudan yaratılmıştır. Eskiler ne güzel ifade buyurmuş; Mağrurlanma padişahım, senden büyük Allah var.
Kabul ve ön kabulleri yıkmak atomu parçalamaktan zordur! Yeni gelen bilgi ya da yaklaşmak olan teni bir dönemi, kabul etmek kolay bir mesele değildir.
Devlet, millet içindir? Devlet, birilerinin tapulu malı değildir! Hükumet nedir? Devlet, kimdir veya nedir? Devlet ve hükümet aynı şey midir?
Hem beş bin yıllık devlet geleneği ve hem de Kadim Türk Devlet Aklından dem vuracağız! Hem de devletin başına gelmesi muhtemel siyasi kadronun tombaladan çıkması bekleyeceğiz, öyle mi?
Peki, Türk Devleti ebed – müddet – devam ülküsü nasıl işleyecektir?
Algıları değiştirmek; atomu parçalamaktan daha zordur! Atom parçalandığı gibi tüm ALGILAR değişecektir.
Yeni bir dönem ve değişim, KADİM bir AKIL kontrolünde vuku bulacaktır.
HER ŞEY DEĞİŞİR! Değişmeyen tek şey Değişimin kendisidir.
Geliyor Gelmekte olan.. Anlayana ve Görene; KÖRE ve SAĞIRA ne ola ki!
Peki, Siyasette, önümüzde ki elli yılı planlayacak, toplumu kucaklayacak, devlet ve milleti yeniden barıştıracak, Kuvay-i milliye ruhu siyasi kadro, kim ya da kimler olacaktır?
Türkiye gibi kilit ülkelerde, devletin bekası ve milletin birliği adına; siyasette; bir şey vuku buluyorsa, o şeyin önceden, Kadim bir AKIL tarafından kurgulandığı ve planlandığından emin olabiliriz.