Gilistra – Kilistra – Lystra ANTİK KENTİ; Konya’nın 45 kilometre güney batısında, Meram ilçesine bağlı Hatunsaray ( Lystra ) Beldesi Gökyurt Köyü içerisindedir.
Helenistik ve Roma dönemlerinde yoğun yerleşime sahne olan ve erken Hristiyanlık Döneminde hızla büyüyen Gilistra – Kilistra – Lystra, ( MS VI.-XIII. yüzyıl ) zamanla Kapadokya benzeri bir mimarî dokuya kavuşmuştur.
Gilistra – Kilistra – Lystra ANTİK KENTİ; tarihî Kral Yolu ( Via Sebaste ) üzerinde yer almaktadır.
Stratejik öneme sahip olan Gilistra – Kilistra – Lystra, Roma İmparatorluğunun güney uçlarında İmparator Augustus tarafından askerî koloni yapılan beş merkezden biridir.
Aynı dönemde Anadolu’yu gezen ( MS 49-56 ) Aziz Paulus ve Barnabas’ın yeni vaz’ettikleri dine Gilistra – Kilistra – Lystra halkının çoğunluğu katılmıştır.
Haberci Paulus’un Barnabas ile geldiği ilk gezisinde, Konya’da yaptığı ilk vaazında konuşma yaptığı sinegogun karşısındaki evin penceresinde kendisini dinleyen güzel Theakla; kutsal yola kendisini adaması, bu uğurda Romalılardan işkence görmesi, ölüme mahkûm edilmesi nedeniyle kutsanmış ve Azize makamına erişmiştir.
Azîze Theakla’nın yanı sıra Gilistra – Kilistra – Lystra’da ( Hatunsaray ) hayatını kurtaran, onu tedavi eden Musevî ailenin çocuğu Timoteos, Paulus’un en seçkin yardımcıları arasına katılmıştır. Efes Piskoposu da seçilen Timoteus; Paulus gönderdiği mektuplarda “çömezim” diye hitap ettiği ifade edilmektedir.
Gilistra – Kilistra – Lystra ANTİK KENTİ; Aziz Paulus’un yaşamında önemli bir yer olması ve mimari açıdan kiliseler, şapeller, manastırlar, gözcü kuleleri, sığınaklar, antik yollar, mahalleler, seramik atölyeleri gibi değerli örnekleriyle ön plana çıkmaktadır.
Gilistra – Kilistra – Lystra ANTİK KENTİ; Bölge de fazlaca kilise varlığı söz konusudur. O dönemden kalma mimari yapıların birçoğu kaya oyma yapılardır. Bu yapıların içerisinde kiliseler, şapeller, yaşam alanları mevcut ve tarih anlamında da oldukça önemli olarak gördüğümüz bir noktadır. İnanç turizmi anlamında önemli bir destinasyon merkezidir.
Gilistra – Kilistra – Lystra ANTİK KENTİ; Konya çevresinde günümüzden yaklaşık 11 ile 3 milyon yıl arasında olmuşmuş volkanik kayaların olduğu bölgedir.
Gilistra – Kilistra – Lystra ANTİK KENTİ; ana kilisenin olduğu bölgedeki kayalar volkanik özelliktedir. Patladıktan sonra kaynaklanmış olan tüfler. Bunlar kolayca oyulabildikleri, işlenebildikleri için bölge seçilmiştir. Kapadokya bölgesinde ki Peribacalarına benzetilmektedir.
Kapadokya bölgesi, özellikle de, Yer Altı şehirleri ve aynı oluşumda meydana gelen Ihlara Vadisi, yerli ve yabancı turizm ya da İnanç turizmi alanında gözde destinasyon merkezleri arasındadır! Yerli ve yabancı, binlerce ziyaretçi gelmektedir.
Peki, aynı oluşuma benzer bir konumda bulunan Gilistra – Kilistra – Lystra ANTİK KENTİ; şehrin ileri gelenleri tarafından nenden yok sayılmakta ya da görmezden gelinmektedir?
Bölge neredeyse harabe bir konumdadır. Tarih, Yerel halkın umurunda değildir. Bölge koruma altına alınmalı. Bölgeye girişler, Kapadokya bölgesinde ki destinasyon merkezlerinde olduğu gibi ücretli olabilir. Tanıtım bilgileri asılabilir.
Gilistra – Kilistra – Lystra ANTİK KENTİ; tamamen HARABE bir duruma gelmeden veya YOK olmadan, Şehrin ileri gelen; ETKİLİ ve YETKİLİLER ya da Konya PROTOKOLÜ tarafından, turizme kazandırabilmek ve İBRET alabilmek adına, İLGİ beklemektedir.
- Konya merkeze 45 km uzaklıkta, Meram ilçesine bağlı, Gilistra – Kilistra – Lystra, Tarihi ANTİK KENTİ bölgesinde, İlyas Baba mahallesine ismini veren İlyas Baba; Horasan erenlerinden ve Hoca Ahmet Yesevi dervişlerinden, İslamiyet’i yaymak amacıyla Anadolu’ya gelen velilerden bir tanesidir.
İlyas Baba’nın türbesi köyün girişinde, köy mezarlığındadır. Eski zamanlarda, Konyalıların kuduz köpek tarafından ısırılan yakınlarını, İlyas Baba Türbesi’ne getirerek şifa bulduklarına dair hikayeler nakledilmektedir.
- Konya merkeze 45 km uzaklıkta, Meram ilçesine bağlı, Gilistra – Kilistra – Lystra, Tarihi ANTİK KENTİ bölgesinde, Evliya Tekke mahallesinde; Horasan erenlerinden İslamiyet’i yaymak için gelen Hoca Ahmet Yesevi dervişlerinden olduğu ifade edilen, Kutbul Akdab Muhammet Arif Hazretlerinin günümüze ulaşan türbesi, köy mezarlığı içinde bulunmaktadır.
Tasavvufta, ‘kutup’ zamanın en büyük velisi anlamına gelmektedir. Kutbun yönetimi altında veli gruplarının her birinin başına da kutup denilmektedir. Muhammed Arif Hazretleri, Kutupların Kutubu makamında bir velidir.



