Türk Devleti, sınırlarımızda kukla devletçik kurma peşinde koşan, küresel ve emperyalist güçlerin, uşak, işbirlikçi ve terör örgütlerine yönelik olarak başlatmış olduğu, tüm harekatlar ve Barış Pınarları harekatı, bölge ve sınırlarımızdaki tüm kirli plan ve sinsi hesaplarının berhava olmasına sebebiyet vermiştir!. Peki, Türk Devletinin ne yapması bekleniyordu ki?! Eski Türkiye’de olduğu gibi sadece izleyici locasında oturmasını mı?! Ya da buyurun istediğinizi yapın, demesini mi?! Eski Türkiye’den artık eser yoktur! Yeni, Güçlü ve Kararlı bir Türk Devleti vardır! Yeni Türk Devleti, sadece ve sadece aksiyoner ve pro-aktif bir konum ve durumdadır! Artık re-aktif olmayacaktır! Varlık ve bekamıza yönelik tehditlere karşı, daha önceden her türlü tedbir ve önlemleri alacaktır! Yani sahada ve masadadır! Bölgemizdeki tüm yeni plan ve dizayn için saha ve masa, artık Türk Devleti olmadan kurulamayacaktır! Küresel ve emperyalist güçler zaviyesinden, sorun da zaten bundan kaynaklanmaktadır!
Türk Devleti, soğuk savaş döneminde olduğu gibi, küresel güçlerin sadece sözünü dinleyen ve dediklerinin de dışına çıkmayan, içerideki işbirlikçileri mahareti ile uslu bir çocuk olması beklentisindekiler ve böyle bir Türk Devletini de 15 Temmuz hain karanlık geceden itibaren karşılarında göremeyenler, resmen şaşırdılar! Aslında şirazeleri bozuldu! Ne yapacaklarını bilemez oldular! Çünkü içeriden artık sızıntı olmamaktadır! Türk Devletinin neler yapacağı ve nasıl bir karar alacağından artık önceden haberdar olamıyorlar! Son günlerde belli merkezlerden gelen aykırı ses, diaspora tehdit ve beyanatlara neler demeli ki?! Hedef bellidir! Türk Devletini eskiden olduğu gibi hizaya çekmektir! Emir ve talimatlar ile yönetilen ve kontrol edilebilen bir konuma gelmesidir! Yani bir nevi balans ayarı yapmaya çalışıyorlar! Artık çok geç! Yerli, Milli ve Bağımsız politikalar üreten ve uygulayan bir Türk devlet yönetim sistemi vardır! Çünkü, Türk Devlet Aklı, 2023 ve 2053 vizyon ve ülküsü çerçevesinde, Türk Devleti ebed müddet devam ilkesi ile hareket etmektedir!
Barış Pınarları akabinde, derin ABD ve Rusya ile varılan mutabakatlardan sonra, içeride ve dışarıdaki belli merkezlerden, artık Asya çağının başladığı ve Türk Devletinin de Asya’da olması gerekir türünden açıklamalara şahit oluyoruz! Beyler! Yapmayın Allah aşkına! Türk devleti hiçbir yerde değildir! Türk Devleti hiçbir yere de gitmiyor! Türk devleti, ne eksen değiştiriyor, ne de ekseni kayması yaşıyor! Türk devleti, eksen de kendisidir ve merkez de kendisidir! Türk Devleti bugün itibari ile yeni dünya dizayn ve sistematiğinin denge ve sıklet merkezidir! Türk devleti olmadan iki güç arasındaki denge kurulamaz! Bugün itibari ile Türk Devleti olmadan, ikinci dünya savaşı akabinde ki soğuk savaş dengesi kurulamaz! Aksi halde dünyamızı her türden kaos bekler! Türk devleti denge konumundan çıkarıldığını takdirde, yeni bir dünya savaşı kapıdadır!
Barış Pınarları akabinde, bazı yazar ve çizer takımı, isminin başında da bilmem ne uzmanı olduğunu da iddia edenler; Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan ile Rusya lideri Putin arasında, 22 Ekim’deki Soçi Mutabakatı ile Asya Çağı başlamıştır!. Aynı zamanda Türk tarihinin en önemli antlaşmalarından biri imzalanmıştır. Bu antlaşma 70 yıldır Türkiye üzerinde büyük baskı oluşturan Atlantik sisteminin bittiğini gösteriyor! Bu sistem son 70 yıldır ülkemizi şekillendirmek istiyordu!. Kendi dediklerinin dışına çıkanları cezalandırmak isteyen bu sisteme sığmadığımızı gösterdik!. ABD’nin PKK’yı müttefik olarak görmesi ve silah yardımı yapmasına karşılık, Türkiye’nin NATO içinde ordu ve donanmaya sahip olduğu gerçeğini yaşayarak öğrendiler!. İsrail’in güvenliği için denize çıkışlı Kürdistan gayretlerine set çekildi, Atlantik sistem 22 Ekim de kaybetti, diyorlar!
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar; Bugün ortaya çıkan bir devlet değiliz ve binlerce yıllık tarihimiz var! Binlerce yıllık tarihimizden gelen milli, manevi ve mesleki değerlerimiz var!. Tamamen bunlarla alakalı yapmamız gereken nelerse bunlar bizim boynumuza borç ve bunlar bizim sorumluluğumuzdur! Türkiye’nin sınırları bir anlamda NATO’nun da sınırlarıdır! Bizim yaptığımız sadece kendi ülkemizi değil, NATO’nun sınırlarını da koruyoruz!. Biz orada teröristleri durdurmazsak, bunun yansıması çok açık ve net şekilde görülür!. Bunu önlemeye çalışıyoruz!. Türkiye’ye yönelik bazı ithamların bulunduğunu, ‘ Türkiye nereye gidiyor ‘ gibi söylemler olduğu!. Türkiye durduğu yerde duruyor!. Biz NATO’nun merkezindeyiz!. Türkiye’nin NATO ile ilgili çalışmaları ve sorumlulukları, gerek operasyonlar, gerekse tatbikatlar bağlamında eksiksiz ve aksaksız yerine getirmeye devam ettiğini, vurgulamıştır!.
Türk Devleti, tarih, medeniyet, kültür, coğrafya, sosyal ve Devlet Aklı ile birlikte, yirmi dört milyon kilometrekarelik gönül coğrafyasında, Adalet ve Hakkaniyetin temsilcisi, mazlum milletlerinde hamiliği ile nam salmıştır!. Dünya üzerinde böyle bir devlet ve millet de yoktur! Dünyamız, emperyalist ve sömürge hedefleri doğrultusunda, küresel ve emperyalist güçlerin hırslarının kurbanı olmaktadır! Türk Milleti, tarihin hiçbir döneminde emperyalist de olmamıştır!. Türk Devleti, bugün hiçbir eksene ait değildir! Dün olduğu gibi bugün de, dünya üzerinde, Türk Devletinin kendisi bir merkez ve eksendir! Sadece iki yüz yıllık bir ara ve inkıta vermiştik! Yani bugün itibari ile, reklam arası bitmiştir! Anlayana tabii ki!. Tarih, Coğrafya, Medeniyet ve Türk Devlet Aklı, 2023 – 2053 ve 2071 vizyonu çerçevesinde ve Türk Devleti ebed müddet devam ülküsü bunları emretmektedir!