31 Mart mahalli seçim tarihi yaklaştıkça, içeride kurulmuş ve sağlama alınmış bulunan, Türk Üçgenine yönelik saldırılara şahit olmaktayız! Peki, Neden? İçerideki bu birliktelik, küresel, emperyalist ve bölgesel güçler tarafından sınırlarımızda yürütülmekte olan kukla devletçikler kurma girişimlerine karşı Yerli, Milli ve Vakur bir duruştur! Türk devletinin kurulduğu tarihten itibaren içeride birlik sağlanmaması adına içeriden ve dışarıdan her türlü saldırı, girişim ve beyanatları görmekteyiz! Ülkemizde, 1960 ihtilalı ile başlayan ve 2000’li yıllara kadar devam eden kaotik süreç, içeride siyasi birliktelik sağlama alınmış olsa idi, tüm bu yaşananların gerçekleşme ihtimali yok denecek kadar azdır! İçerideki milli birlik, milli şuur ve milli duruş çok önemlidir! Aksi halde siyasi istikrarsızlık akabinde sosyal ve ekonomik istikrarsızlığı da tetikleyecektir! Gerisi zaten küresel ve emperyalist güçlerin tam da arzu ettiği bir ortam! Türk devletinin sınırları içerisinde ülkemiz çıkarları adına her türlü kavgayı kendi içimizde verebiliriz! Fakat beka ve varlığımıza yönelik saldırılarda, seksen milyon tek yürek ve tek yumruk olmasını da bilmeliyiz! Aksi halde bölgemizdeki parçalanan devlet, millet ve ülkeler gibi olabiliriz!
ABD’nin derin Dışişleri Bakanlarından Condoleezza Rice, Ulusal Güvenlik Danışmanı olduğu 2003 yılında, Washington Post Gazetesi’ne yazdığı makalede, Ortadoğu ve bölgemizde, küresel ve emperyalist güçler tarafından yürütmekte oldukları büyük oyun ve planı; Fas’tan Basra Körfezi’ne kadar Ortadoğu’da bulunan YİRMİ İKİ devletin rejimleri, sınırları ve haritaları değişecek, Türkiye de bunların içinde, diyordu!. Ne diyormuş! Ortadoğu bölgesindeki Yirmi iki ülkenin rejimleri, sınırları ve haritaları değişecekmiş!
AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan; Cumhur İttifakında kimse kalkıp da çizdiğimiz çizginin dışına çıkamaz. Cumhur İttifakı’nın gereği ne ise tüm arkadaşlarımız ve teşkilatlarımız buna uymalıdır. Uymayanlar olursa kusura bakmasınlar, kendilerini istirahata davet ederiz. Bu uzun bir yolculuk ve bu uzun yolculukta birbirimizi kıramayız ve birbirimizle dayanışma içerisinde olacağız. Cumhur İttifakının asıl gayesi seçim kazanmak değil, ülkemizin istikbal ve istiklalini garantiye almaktır. Bu ittifak özünde ortak dertlerin ve ortak hassasiyetlerin neşv- ü nema verdiği milli mutabakat ittifakıdır, vurgularının çok manidar olduğu kanaatindeyim.
MHP Lideri Devlet Bahçeli, Cumhur İttifakı hakkında, parti teşkilatına göndermiş olduğu seçim genelgesinde; MHP, 4 Mayıs 2018 tarihinde imza altına alınan Cumhur İttifakı Protokolü’ne sadık ve bağlıdır. Bu ittifak sıradan bir birliktelik ve siyasi dürtülere teslim olmuş bir yapı, küçük hesaplara tamah eden kaygan ve kaypak bir ortaklık değildir. Cumhur İttifakı’nın saygınlığını zedeleyecek her türlü söz ve davranıştan kaçınılacaktır. Partimizi karalamaya, siyasi tutumunu sulandırmaya ve adaylarımızı yıpratmaya kasten teşebbüs edenler hakkında adli ve hukuki müracaatlar hızlı şekilde gerçekleştirilecektir, ifadeleri de çok dikkati caliptir.
Bugün, dünya ve özellikle de bölgemiz üzerinde, yüz yıl önce olduğu gibi yeni bir sistematik, yeni bir dizayn ve yeni bir paylaşım masası kurulmaktadır! Dün, Sykes – Picot üzerinden kurmuş oldukları paylaşım masasında anlaşan tüm küresel ve emperyalist güçler, bugün kavga etmektedir! Neden? Paylaşım kavgasının tam da merkez üssü Türkiye’dir! Türk devleti olmadan masa kurulamamaktadır! Türk Devletine, son dönemdeki devlet yetkililerinin ziyaretçi akınının sebebi hikmeti nedir? Son günlerde içeriden birileri tarafından saçma sapan ve akla ziyan açıklamalar neyin nesidir? Tüm bu gelişmeler çerçevesinde, daha önceki yazılarımızda vurguladığımız Türk Üçgeni ve daha sonradan vücut bulan Cumhur İttifakını zedelemek ve parçalamak için içeriden ve dışarıdan yapılan yazılı ve sözlü açıklamalara ne demeli? Laf ola beri gele türünden beyanatlar mıdır? Yoksa çok derin ve sinsi bir gayeleri ve hedefleri de var mıdır? Tabii ki vardır! Küresel güçler ve işbirlikçileri hiçbir şeyi boş yere yapmamaktadır! Yapılamakta olan her şey, yüz yıllık büyük bir plan, bir oyun ve büyük bir hesabın dışa vurumudur!