Baharat, tarihte, kara yolu ile Fenike ve Filistin kıyılarına, İskenderiye ve Karadeniz’e ulaştırılırdı!. Sonra yine deniz yoluyla Avrupa’ya taşınırdı!. Hindistan’dan başlayan, İran Körfezi ve Irak üzerinden Suriye Limanları ve Kızıl Deniz yolu ile de Süveyş ve Akabe’ye, oradan da kara yoluyla İskenderiye’ye ulaşan ticaret yoluna; Baharat Yolu, diğer bir ifade ile de Buhur yolu da denilmektedir!.
Baharat Yolu, Hindistan’dan Avrupa’ya kadar uzanan bir ticaret yoludur!. Baharat, eskiden, Doğu’dan Avrupa’ya iki ayrı yoldan gelirdi!. Bunlardan biri Orta Asya üzerinden geçen İpek Yolu!. İpek Yolu asıl olarak eski çağlarda Çin ipeğinin Roma’ya taşındığı yoldur!. Diğer yol ise, Hindistan ve Seylan’dan (Sri Lanka) Kızıldeniz’deki Akabe Körfezi’ne, Yemen kıyılarına ya da Basra Körfezi’ne gelen deniz yoludur!
Baharat Yolu, tarihte, Uzakdoğu ile Batı’yı birbirine bağlayan ticaret yollarındandır! Baharat günümüzden binlerce yıl önce Doğu ülkelerinde kullanılmaktadır!. Orta Çağ Avrupa’sında soyluların sofralarına da girince çok önemli bir ticaret ürünü haline gelmiş, fakat pahalı olması nedeni ile ancak varlıklı kimseler satın alabiliyordu!.
Yüzlerce yıl boyunca türlü zorluklarla uzun yollar aşarak yapılan ipek ve baharat ticareti, dünya üzerindeki ticaret hatlarının oluşmasına!. Medeniyetler arasında iletişim ve etkileşim kurulmasına!. Mimari ve altyapı anlamında eşsiz eserler yaratılmasına!. Yeni coğrafyaların keşfedilmesine etki etmiştir!. Pek çok ülkenin gelişmesinde, bir kısmının ise yok olup gitmesinde önemli rol oynamıştır!..
Tarihler 1453’ü gösterdiğinde, Osmanlı Devleti’nin Bizans İmparatorluğunu yenerek İstanbul’u fethetmesi, Avrupalı baharat tüccarları için de bir dönüm noktası olmuştur!. Baharat yollarının en önemli noktaları artık hızla büyümekte olan Osmanlı Devleti toprakları içerisinde kalmıştır!. Osmanlı Devleti, bu yollar üzerinde aktif tüccarlardan önemli miktarda vergiler almaya başlamıştır!.
Çin inisiyatifinde, günümüzde geliştirilen ve geleneksel İpek ve Baharat Yolunu güncellemeyi hedefleyen, Kuşak ve Yol Projesi çerçevesinde, ülkemizde inşa edilen hızlı ve modern ulaşım sistemleri, Türkiye üzerinden Avrupa pazarına ulaşmaktadır!. Yeni Kuşak ve Yol Projesinin Orta Kuşak olarak anılan parçası üzerinde yapılan çalışmalar başarıyla tamamlanmış olduğunu görüyoruz! Türkiye, iki saat uçuş mesafesi içerisinde 1 milyar nüfus ve pazara ulaşabileceği bir coğrafi konumu bulunmaktadır!. Türk Devleti stratejik konumu ile, köprü ve merkez ülke olma işlevinin parçası olarak; ayaklardan biri Avrupa’da, diğeri de Asya, Afrika ve İslam dünyasında olacaktır!.
Geçtiğimiz günlerde Türkiye’den kalkan bir yük treni; 2 kıta, 10 ülke, 2 denizi aşarak, 11 bin 483 kilometrelik yolu, 12 günde kat ederek, Prag’a ulaşmıştır!. Yük treninin yolculuğunu tamamlaması, öngörülen seyahat süresinin hem maliyetleri ucuzlatma ve hem de pazara çabuk erişim sağlama açısından Türkiye’nin rekabetçi gücünü artıracaktır!.
Dünya’daki kaos ve kavgaya bir de bu zaviyeden bakmanın faydalı olacağını düşünüyorum!. Tüm mesele; 65 ülke, kıtalar ve denizler aşılarak planlanan bir kazan kazan ve kalkınma sistemini, kim veya kimlerin kontrol edeceğidir!. Geçtiğimiz yıl Çin’in Şian şehrinden yola çıkan yük treni de, Anadolu coğrafyasını kat ettikten ve Marmaray geçilerek, Avrupa tüketici pazarına ulaştığını da bir kenara not edelim!.
Marmaray, Boğazın incisi yeni köprü, 1915 Çanakkale boğazı köprüsü, yeni limanlar, ülke içi ve yakın komşu ülkeler ile bağlantılı yeni otobanlar, Avrasya Tüneli, Marmara Oto yolu, içeride ve yakın komşu ülkeler ile olan demir yolu yatırımları ve daha sayamadığımız tüm devasa yatırım ve projelerin arkasında ki Kadim Türk Devlet Aklı, neleri hesap etmektedir?!.
Dünyada, hem büyük bir ekonomik kriz var diyeceksiniz, hem de devasa proje ve yatırımlara imza atacak ve hayata geçireceksiniz!. Türk Devlet Aklı, nereye varmayı planlamaktadır?! Türk Devleti, dünyanın yeni dengesinde bir merkez ve kutup ülkesi olarak, tarihin yüklemiş olduğu sorumluluk ve medeniyet mefkuresinin gereği, 2023 – 2053 ve 2071 vizyonu, Büyük ve Güçlü Türkiye hedefleri çerçevesinde, her şart ve durum için hazır ve nazır olduğunu beyan etmektedir!.