Rusya ve Ukrayna arasındaki gerginliğin bir savaşa dönüşmesi, dünyada enerji arz sektöründeki fiyat artışları, enerji ithal eden ülke vatandaşlarını kara kara düşünmeye sevk etmiştir! Kış ay aylarının son günlerini yaşamakta olduğumuz şu günlerde, insanlar evlerinde neredeyse donmak üzeredir! Yoksa yeni bir sistem adına, halklar, devleti ile karşı karşıya mı getirilmek istenmektedir? Neden olmasın?
Rusya ve Ukrayna arasındaki savaş, enerji ve enerji güzergâhını kim ya da kimlerin kontrol edeceği, dünyanın gündemine oturmuştur! 1. Ve 2. Dünya savaşlarının da aynı kaygılar ile çıkarıldığını bir kenara not edelim! Enerji ve enerji arzındaki güvenlik, enerji ithal eden ülkeler için ulusal güvenlik kadar önemli bir noktaya gelmiştir! Aksi halde, enerji ithal eden ülkeler, sosyal kaos ve iç karmaşanın önünü alamayacaktır! Yoksa yeni bir sistemin kurulması adına böyle bir operasyona ihtiyaç mı vardır? Neden olmasın?
Türkiye; son yirmi yılda, İktisadi İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD) ülkeleri arasında enerji talebinin en hızlı arttığı ülkelerden birisidir! Bu dönemde, elektrik ve doğalgaz talep artışında Çin’den sonra dünyada ikinci sırada gelmektedir!
Türkiye, dünyada ispatlanmış petrol ve doğal gaz rezervlerinin yaklaşık %60’ına komşu bir bölgede ve bölgesindeki en büyük doğal gaz ve elektrik pazarlarından biri haline gelmiştir!
Türkiye, enerji talebini karşılamakta %74 oranında dışa bağımlıdır. Enerji stratejisinin çok yönlü yapısı ve enerjide dışa bağımlılık, uluslararası ilişkilerin önemini artırmaktadır!
Türkiye, enerji arz güvenliğini güçlendirmek, güzergâh ve kaynak çeşitlendirmesi için enerji stratejisi ana hedeflerinden biridir! Aynı zamanda bölgesel ve küresel enerji güvenliğine katkıda bulunmayı ve enerjide bölgesel ticaret merkezi olmayı hedeflemektedir! Avrasya ve Orta Doğu bölgesindeki petrol ve enerjinin Avrupa’ya güvenle naklinde merkez üssü konumundadır! Başka bir ülke ya da güzergâh Türkiye koridoru kadar güvenli değildir!
Türkiye, enerjide dışa bağımlılığın azaltılması, yerel kaynakların kullanımının azami seviyeye yükseltilmesi ve iklim değişikliğiyle mücadele hedefleri doğrultusunda, ulusal enerji bileşiminde yenilenebilir enerji kaynaklarının payını yükseltme ve enerji sepetine nükleer enerjiyi ekleme yolunda çalışmalarını sürdürmektedir!
Türkiye, yenilenebilir enerji kaynaklarının geliştirilmesine büyük önem vermektedir! Yenilenebilir enerjide kurulu güç bakımından Avrupa’da 5. ve dünyada 12. sıraya yükselmiştir. Türkiye’de Ocak 2022 itibarıyla kurulu gücün %54’ ü yenilenebilir kaynaklardan sağlanmaktadır!
Geçtiğimiz günlerde, TBMM Genel Kurulunda kabul edilen Nükleer Düzenleme Kanunu; 1959 yılında, Almanya’ya Atom ve Nükleer Okulu’na gönderilen ve bu okulu başarı derecesi ile bitiren, Rahmetli Başbuğ Alparslan Türkeş tarafından, neredeyse KIRK yıl önce TBMM’ye yasa teklifi önerisi olarak verildiğini ve neden kabul edilmediğini de bir kenara not edelim!
Türkiye, artan enerji talebinin karşılanması, enerjide dışa bağımlılığı ve çevresel olumsuz etkilerin azaltılması amacıyla enerji üretiminde nükleer enerjiden yararlanılması kararı almıştır! Bu çerçevede, Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin (NGS) inşası sürmektedir! Akkuyu NGS, sahip olduğu tüm güvenlik önlemleri Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı standartlarına uygundur! Ayrıca, Sinop ve Trakya bölgesinde kurulacak NGS’ler için çalışmalar sürmektedir!
Türkiye, bölgesinde enerji ticaretinde merkez ülke konumuna yönelik, doğal gaz ve petrol boru projelerini hayata geçirmektedir! Bakü – Tiflis – Ceyhan Ham Petrol Boru Hattı (BTC), Güney Kafkasya Doğal Gaz Boru Hattı (SCP), Bakü – Tiflis-Erzurum (BTE) Doğal Gaz Boru Hattı, Türkiye-Yunanistan Doğal Gaz Enter-konnektörü (ITG), Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı (TANAP) ve Türk-Akım bu kapsamdaki projeler arasındadır!
Türkiye, Avrupa’nın enerji arz güvenliğine yıllardır sağladığı katkı 2020 yılında yeni bir seviyeye ulaşmıştır! Avrupa’nın 4. doğal gaz arteri Güney Gaz Koridoru 2020 sonunda tamamlanan Trans Adriyatik Boru Hattı (TAP) sayesinde hayata geçmiştir!
Ülkemizin doğal gaz arz güvenliğinin pekiştirilmesine katkı sağlayan Türk – Akım Doğal Gaz Boru Hattı projesidir! Bu proje Karadeniz’in altından döşenen her biri 15,75 bcm kapasiteye sahip iki boru hattından oluşmaktadır! İlk hat ülkemize, ikinci hat ise Avrupa ülkelerine doğal gaz sevki gerçekleştirmektedir!
Türkiye – AB ilişkilerinin en önemli konularından birini enerji oluşturmaktadır! Avrupa’nın enerji güvenliğinin temini konusunda vazgeçilmez bir konumda olan Türkiye, 2006 yılında Enerji Topluluğu’na gözlemci olarak katılmıştır!
Türkiye, elektrik pazarının Avrupa elektrik pazarıyla entegrasyonunun sağlanması amacıyla, Türkiye Elektrik İletim A.Ş. (TEİAŞ) Genel Müdürlüğü ve Avrupa Kıta’sı elektrik sistemine bağlantısı hususunda 15 Nisan 2015 tarihinde, Brüksel’de Uzun Dönemli Anlaşma imzalanmıştır! Bu çerçevedeki uluslar arası kurumlar ise şöyledir!
Uluslararası Enerji Ajansı (UEA); OECD çatısı altında 1974 yılında petrol arz güvenliğini temin etmek amacıyla kurulmuştur. UEA günümüzde enerji alanında çok daha geniş bir çerçevede faaliyet göstermektedir. Türkiye, UEA’nın kurucu üyeleri arasında ve merkezi Paris’tedir!
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA); hükümetler arası bağımsız bir teşkilat olarak 1957 yılında kurulmuştur! UAEA’nın kuruluş amacı nükleer enerjinin barışçıl kullanım alanlarının yaygınlaştırılmasıdır! Türkiye, 1957 yılında UAEA’ya üye olan ilk ülkeler arasında yer almış ve merkezi Viyana’dadır!
Türkiye, 26 Ocak 2009 tarihinde, Bonn’da düzenlenen anlaşmayla, Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansının (IRENA) kurucu üyesidir! 2011 yılında faaliyete geçen IRENA sürdürülebilir kalkınma amacıyla yenilenebilir enerjinin yaygın ve artan biçimde kullanımını teşvik etmeyi amaçlayan uluslararası bir kuruluştur! 2020 itibarıyla 162 üyesi bulunmakta ve merkezi Abu Dabi’dedir!
Enerji Şartı Anlaşması; enerji güvenliğinin sağlamasını amaçlayan ve bu doğrultuda şeffaf, rekabetçi piyasaların tesis edilmesi ve sürdürülebilir kalkınmanın desteklenmesini temel alan bir anlaşmadır! Bu çerçevede enerji alanında yatırımlar, enerji ticareti, enerji verimliliği ve anlaşmazlıkların çözümü gibi konularda düzenlemeler içermektedir! 2020 itibarıyla 56 üyesi bulunmakta, Türkiye anlaşmaya taraf ve sekretaryası Brüksel’dedir!
Enerji Şartı Anlaşmasını; Enerji arzı güvenliğinin artırılması; enerji üretimi, çevirimi, taşınması, depolanması, dağıtımı, iletimi ve kullanımındaki verimliliğin en yüksek seviyeye ulaştırılması! Güvenliğin güçlendirilmesi ve çevresel sorunların en aza indirilmesi! Yatırımların teşviki ve korunması! Enerji ticaretinin serbestleştirilmesi! Uluslar arası ve ulusal sermaye piyasalarına erişme, olarak sıralamak mümkündür.