Geçtiğimiz günlerde, ulusal bir gazetede köşe yazarlığı yapan kişi; Millet, CHP’yi asla iktidar yapmayacak! And olsun, and olsun, and olsun! Çünkü CHP milletin değerlerine düşmanlık yapıyor! Milletimiz, CHP’yi, yaklaşık yüz yıldır iktidara getirmiyor! CHP, bu gidişle, yüz yıl daha iktidar olamayacak!
Marjinal bir harekete dönüşerek tarihe gömülecek! İşçi Partisi, TKP/ML gibi marjinal bir hareket olarak kalacak! Hatta DHKP-C gibi şiddeti bir araç olarak kullanan bir örgüte bile dönüşebilir! CHP, bu haliyle PKK ve DHKP-C gibi bir terör hareketine bile dönüşebilir! Gidiş, o yöne doğru gidiyor!
CHP, Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte, Cemevi Halk Partisi, oldu adeta! Alevi kardeşlerimizi istismar eden, kullanan bir Cemevi partisine döndü! HDP (PKK) de aynı şekilde! Adeta bir Cemevi Partisi! İki taraf da Alevileri bir araç olarak kullanıyor, şeklinde ifadelere yer vermiştir!
Ulusal bir gazetede ki köşe yazarının mezkûr ifadeler kullanması ne kadar doğrudur, bilemiyorum! Bu kadar tarafgirlik veya bağnazlık neyin açıklaması olabilir? Takdir ve yorumları okuyucuya bırakmanın yerinde bir karar olacağını düşünüyorum!
Siyasette ve özellikle de, bizim gibi ülkelerde ki siyasette keskin ve net ifadeler kullanmak çok doğru ve yerinde bir davranış şekli olmadığını düşünüyorum! Siyasette, iki + iki hiçbir zaman dört etmez! Bazen dört, bazen beş ve bazen de üç ettiğine şahit oluruz!
Millet, CHP’yi asla iktidar yapmayacak! CHP, milletin değerlerine düşmanlık yapıyor, derken yazarın elinde, kesin ve net olarak, nasıl belge veya bilgiler vardır? Bilemiyorum!
Millet, CHP’yi yaklaşık yüz yıldır iktidara getirmiyor! CHP, bu gidişle, bir yüz yıl daha iktidar olamayacak, nasıl bir ifade şeklidir? Fen bilimlerinde olduğu gibi sosyal bilimlerde kesin bilgi ve belgeler ile nasıl konuşabiliriz? Nasıl bir sosyal deney yapmış olabilir ki?
Karşımızda ki insan ve insan toplulukları! Ne zaman, nerede ve nasıl davranacağı ile ilgili elimizde kesin ve net bilgi ve bulgular mı vardır? Velev ki vardır! İnsan denilen varlık; etten, sinirden ve kemikten yaratıldığını asla unutmayalım! Ne yapacağı hiç belli olmaz!
Peki, gaipten ve gelecekten haber alan dostlarımız olabilir mi? Neden olmasın? Yoksa dün Allah ile görüştüğünü, gaipten ve gelecekten haber getirdiğini iddia edenlerin takipçileri halen köşelerde etkin ve aktif olarak var mıdır? Neden olmasın?
Gaip ve özellikle de gelecek hakkında bilgiler sadece Hz. Allah indindedir! Gaip ve gelecek hakkındaki bilgileri Sonsuz Hikmet ve İlim sahibi Allah’ın takdirindedir! İnsanoğlu bunları bilemez! Kesin bilgi olarak konuşamaz ve ifade edemez! Sadece öngörü ve tahminde bulunabilir! Ya tutarsa şeklinde! Tutmayabilir! Tutma olasılıkları tabii ki olabilir!
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bir ifadesinde, partinin içini temizlediklerini ve toplum ile helalleşme vaktinin geldiğini vurgulamıştır! Peki, partinin içi, nasıl ve kimlerden temizlenmiştir? Bu temizlik, neden ve nasıl olmuştur? Ehline malumdur! CHP, kimler ile nasıl helalleşecektir? Böyle bir helalleşmenin sonuncunda neler olacaktır? Dedik ya, ehline ve ehlince malumdur!
Yazılarımda sürekli olarak; toplumsal barış ve huzur, yeniden kalkınma ve refah için kurucu kodlara ihtiyaç olduğunu vurgulamaya çalışıyorum! Siyaset ve siyaset yapanların tek hedefi iktidar olmak ve iktidarda uzun süreli kalmak olduğundan kaynaklı, son dönemde; toplum katmanlarının çok fazla ayrışması ve yarılmasına sebebiyet veren tavır, söz, konuşma ve ifadeler sergilenmiştir!
Bugün yeniden tüm farklılıklarımızla beraber kucaklaşmaya ve bir olmaya, her zamankinden çok daha fazla ihtiyacımız bulunmaktadır! Bu kucaklaşmayı da kurucu irade temsilcileri maharetiyle kurucu kodlar üzerinden ancak başarabiliriz! Adalet, ehliyet, liyakat ve hakikat temelli bir kucaklaşma!
Kemal Kılıçdaroğlu; çok daha gerilere gitmeden, bir Selçuklu – HORASAN torunu; DİRİLİŞ ve KURUCU İRADE temsilcisi; Devlet ve Millet olarak yeniden şahlanış adına; Kuvey-i Milliye Ruhu ve KADİM KURUCU KOD; lideri, aktörü, öncüsü ve önderi olduğunu da hatırlatmak isterim!