Dünya Sistemi Çatırdıyor!

Birinci dünya savaşı ve özellikle de ikinci dünya savaşı akabinde kurulan dünya sistemi, çatırdamaya başlamıştır! Dünya üzerinde ki, ikili sistem SOS vermektedir!

Pandemi süreci ile kurulmaya çalışılan yeni sistem bir türlü rayına oturmamıştır! Çok kutuplu olması yönünde ki tüm çalışmalar da, arıza vermektedir!

Daha önceki yazılarımda ifade etmeye çalıştığım; planları çerçevesinde bir sistem kurulamaz ise nükleer dahil her şeyi yapabileceklerini de vurgulamıştım! Bunların medeniyet dedikleri zaten budur! Yakmak – yıkmak ve ölüm!

Dünya Sistem Teorisi;  merkez ve çevre olarak dünyayı ikiye böler ve aralarındaki ilişkiye göre değişiklik gösteren yarı çevre bölgeler, bulunmaktadır!

Sistem üç yapıdan oluşmaktadır. Merkez, çevre ve yarı çevre! Toplumsal yapıdaki üst, orta ve alt tabakalar kapitalizmin oluşturduğu bu sistemde; merkez, yarı-çevre ve çevre olarak şekillendirilmiştir!

Merkez; teknolojik gelişmelere öncülük ederken, çevre merkeze olanak sağlar! Yarı çevre, merkeze göre çevre’ ya da çevreye göre merkez, olarak ilerler!

Temeli ekonomiye dayandırılan sistem, iç içe geçmiş parçalarını devletlerin oluşturduğu tek bir toplumu tasvir eder!

Merkez, kapitalist ekonomiden en çok fayda sağlayan yapıdır! Buradaki kapitalistler çevre bölgelerdeki üreticilerin emeğini kullanarak az gelişmişliği ve kademeli olarak gerçekleşen ekonomik krizlerin sürdürülmesinde katkılı olmuştur!

Yarı çevre, merkez ve çevre arasında güçlendirici ya da tam tersi işlev gören önemli bir kavramdır!

Kutuplaşmalarda belirgin ve dengeleyici olan bu unsur hem sömüren hem de sömürülen taraftadır!
Merkez gibi fayda sağlamaz, çevre gibi hammadde üretmez yani çoğunlukla ara mal üretme görevini üstlenmektedir!

Bu üç yapı arasında zaman zaman hareketlilikler gözlenmektedir! Kapitalizmin özü baz alındığında bu hareketlilik yapılar arasında sıfır etki göstermektedir!

Modernleşme kuramına göre her devletin merkeze girebilme gücü olsa da kapitalist ekonomisinin işlevselliğini bozmamak adına kolay gerçekleşmemektedir!

Jeo-politik, bütün dünya coğrafyasını içine alan ve bir dünya sisteminin işlevsel parçaları olarak çalışan hegomonik ülkelerin dünyasını ifade eder!

Tarih boyunca, belirli dönemlerde jeo-politiği belirlemiş hegemonik ülkeler olmuştur! Kapitalist ekonominin temel yapılarından dünya sistemi içinde hegemonyaların çevrimsel yükseliş ve çöküşleridir!

Dünya sistem kuramı, kapitalist ekonominin küresel hâkimiyetine dayanır! Modern dünya sistemi kuramında siyaset ve kültür, sistemin jeo-politiği ve jeo-kültürünü belirler!

Kapitalist ekonomide, meydana gelen krizler sistemin revize edilmesini gerektirmektedir! Peki, nasıl bir revize olmalıdır?

Dünya sistemini ortadan kaldırmasa da, değiştirmesi beklenen, sistem karşıtı hareketler ve bu hareketlerin ortaya çıkardığı alternatif siyaset veya kültür değil, belirli dönemlerde yaşanan kapitalist ekonominin krizleridir!

Bugün yaşamakta olduğumuz bankacılık krizinde olduğu gibi! Her kriz ya da üretmiş oldukları her ekonomik sorun yeni bir sistemin işaret fişeği olmuştur!

Şimdi de bankacılık ve özellikle de para krizi üzerinden yeni bir sistem kurulacaktır! Dünya halkları ve ulus devletler idrak edemese de!

Modern dünya sisteminin ekonomik bakımdan bir kriz döneminde olduğunu ve bu kriz döneminin ciddi etkilerinin olduğu düşünülmektedir!

Dünya sistemi kuramı; işbölümü ve sınıfsal bölünmeler evrensel olgulardır! Ekonomi ve Para, hâkim olan unsurdur!

Soğuk Savaş sonrası ve özellikle Pandemi ile kurulamayan sistem, Ukrayna – Rusya savaşı, bankacılık ve başkaca arızalar meydana getirilmek suretiyle, yeniden Soğuk Savaş benzeri bir sistem kurulmaya çalışılmaktadır!

Dünya’da yeni bir düzen ve sistem kurulmaya çalışılırken, 14 Mayıs 2023 tarihinde Türkiye’de yapılacak olan, Cumhurbaşkanlığı ve 28. dönem TBMM seçimlerine, mezkur çerçevede değerlendirmek gerekir!

Türk Devleti olmadan yeni sistem kurulamayacağına göre! Türk Devletini yanlarına alabilmek için her yolu deneyecekler! Peki hangi konumda olmalıyız?

Türk Devleti, dünyada ki yeni sistemin sadece bir figüranı mı olacaktır? Yoksa sistemin başat aktörü mü? 14 Mayıs 2023 seçimleri bunu da belirleyicisi olacaktır!

Yayınlayan

ahmetunver

Ahmet Ünver; İletişim Uzmanı; İletişim, Kurumsal İletişim, Halkla İlişkiler, Reklam, Marka, Marka Yönetimi, Marka İletişimi, Kurumsal İtibar, Kurumsal İtibar Yönetimi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir