Virüs günlerinde, insanların evlerinde kapalı ve ekonomiler de tamamen durma noktasına geldiği bir dönemde, virüsten kaynaklı ekonomi, savunma, teknoloji ve sağlık alanında ülkelerin açık veya zafiyetleri de bir bir meydana saçılmaya başlanmıştır!. Yani çok güçlü, büyük ve hatta medeni olduğuna zannettiğimiz ekonomi ve ülkeler mezkur alanlarda döküldüğüne şahit oluyoruz!. Peki, neden?!
Ekonomi ve ekonomi güvenliği bir ülkenin bağımsızlığı zaviyesinden olmaz ise olmazlar arasındadır!. Ekonomik tetikçilerin dışarıdan ve içeriden bugünlerde neden saldırdığını anladık mı?! Yani dertleri başkadır!. Peki, ülkemizde ki; sağlık, yazılım, teknoloji ve savunma alanındaki gelişmeler, yeni buluşlar, atılımlar, hamleler ve hatta yeni yatırımlara neler demeli?! Bazı medeni ülkeler bu alanlarda gerçekten de kontrolü kaybetmiştir!. Onların medeniyet dedikleri; yakmak, yıkmak, yok etmek, öldürmek ve sömürmek üzerine kurudur! Türk medeniyeti, ihya ve diriliş felsefesi, insanı yaşat ki devlet yaşasın ülküsü temelli bina edilmiştir!.
Türk Devleti, Kadim Türk Devlet Aklı ile birlikte, 15 Temmuz hain darbe ve işgal kalkışmasından bil- itibar, içerideki küresel sızıntı ve işbirlikçileri sistemden ayıklaması ile her alanda olduğu gibi, yerli ve milli olmak kaydı ile, sağlık, savunma, teknoloji, yazılım ve bilişim konularına ağırlık vermeye ve dünya da temayüz etmeye başlandığına şahit olmaktayız!. Öncelikle bu konuda emeği geçenleri tebrik ederim!. Bilim, bilişim, teknoloji ve yeni keşif ve buluşlar kimsenin inhisarında olmadığına göre!. Sonsuz Kudret Sahibi Yüce Allah, sonsuz ilim ve hikmeti ile yaratmış olduğu her şeyin, kulları vasıtası ile yine kullarının faydasına olmak kayıt ve şartı ile bulunması ve keşif edilmesini murat etmektedir!. Birileri gibi insanlığı sömürmek ve yok etmek için değil!
Tabii ki mezkur durum ve gelişmeler dışarıda ve içeride birilerinin uykularını kaçırmaktadır!. Hadi dışarıdakileri anladık, içerideki işbirlikçilere neler oluyor, diyeceksiniz! Her kişi cibilliyetini icra edecektir!. Başka ne bekleyebilirsiniz?! Elbette ki saldırıya geçecekler! Hem de her bir yönden ve her bir koldan! Dün, istiklal ve istikbalimiz için yedi düvel ile yedi bölgede savaştığımız gibi!. Bugün de, varlık, beka ve bağımsızlık savaşları artık meydanlarda top, tüfek ve tanklar ile yapılmıyor!. Günümüzün savaşları; Ekonomi, savunma, yazılım, bilişim, teknoloji, sosyal ve psikolojik alanlarda olmaktadır!. İçeride ise kimlerin yerli ve milli olduğunu, ne dediğinden veya ne demek istemediğinden ve nerede durduğundan çok net bir şekilde anlayabiliriz?!. Böyle zamanlar özellikle de içeride ki işbirlikçiler için yerli ve milli olmak zaviyesinden turnusol görevi görmektedir!.
Geçtiğimiz yıllarda ABD ile yaşanan bir kriz, yazılım, bilişim ve savunma alanlarında boykotu getirirken, yerli ve milli yazılım ve teknolojinin konuşulması, Türkiye’nin savunma sanayisinde olduğu gibi teknoloji, mezkur alanlarda da söz sahibi olmaya başladığının bir işareti olmuştur!. Uzun yıllar boyunca milyar dolarları aşan servet ve milli kaynakların harcandığı yazılım, teknoloji ve savunma sektöründe, yerli ve milliye geçiş dönemi başlayabilir mi? Neden olmasın?!
Küresel bir dünyada, teknoloji ve İnternet herkesin evine girdiği bir çağda yaşıyoruz!. Korona günlerinde, tamamen bilişim teknolojisi ve İnternet esiri konumuna getirildik!. Eğitim ve bazı meslek grupları için evden çalışma, sohbet ve toplantılar dahil her şey İnternet ve yeni teknolojiler üzerinden yapar hale geldik!. Yazılım, bilişim ve teknoloji konusunda düşünce biçimimiz artık değişmelidir! Yazılım, bilişim ve teknoloji çok hızlı gelişen ve değişen, aynı zamanda matematik ve mühendislik uygulamaları içeren çok geniş bir alandır!
Yazılım, bilişim ve teknoloji, belirli ihtiyaçları çözen ürünler olarak karşımıza çıkmaktadır!. Kullanıcı, devlet, müşteri ya da kurumların öncelikli hedefi ihtiyaçların giderilmesidir!. Bu noktada ihtiyacı en az hata ve yüksek oranda çözen ürünler tercih edilmektedir!. Yerli ve milli yazılım, teknolojide kaliteli ürünler, kullanıcının ihtiyacını giderme konusunda da yeterli ise elbette ki birçok avantajı olacaktır!. Her şeyden önce çok daha ucuza mal edilecek ve kullanıcının parası ve özellikle de veriler ülkede kalacaktır!. Bir yabancı ülke veya kişinin kontrol ve denetiminde asla olmayacaktır!.
Belirli ülkelere ya da şirketlere ait olmayan, kaynak kodu açık, şeffaf, kimse tarafından sahiplenilmemiş, kamuya mal edilmiş özgür yazımların, yerli ve milli yazılım ve teknolojinin önündeki en büyük fırsat olduğu görülüyor!. Devlet ve özel sektör, PARDUS yazılım da ve diğer teknolojik ürünlerde olduğu gibi yerli yazılım ve teknolojilere destek vermesi gerekir! Böylelikle, yurt dışında ki vatan, bayrak ve millet sevdalısı birçok yazılımcı gençler ülkesine geri dönme ihtimali ve gerekli ortamın sağlanması halinde teknolojiyi kullanan değil de üreten bir ülke haline gelebiliriz!
Günümüzde ki büyük ve güçlü ülkelerin, beyin göçü dediğimiz dışarıdan, yani ülkesinin sahiplenmediği veya sahiplenilmediği, imkanlar sunamadığı genç beyinler vasıtası ile özellikle de teknoloji, savunma, yazılım ve bilişim alanlarında öncü ve lider olduklarını unutmayalım!. Artık yeter! Türkiye’den ve hinterlandımızda ki genç beyin göçüne dur demenin şimdi tam vaktidir!. Hatta tersine beyin göçü için neler yapılması gerekiyorsa, devlet, yetkililer ve şirketler tarafından, acil ve ivedi bir şekilde yapılmalıdır!. Peki, neden veya niçin diye bir soru hemen aklımıza gelebilir!. Büyük ve Güçlü Türk Devletini; Adalet, Hakkaniyet ve mazlum milletlerin umudu ve dünya insanlığının barış ve huzuru zaviyesinden, 2023 – 2053 ve 2071 vizyon ve hedefleri çerçevesinde, vatan ve millet sevdalısı yerli ve milli genç dimağlar, beyinler ve bireyler ile her alandaki alternatif çözüm, ürünler, atılım ve hamleler ile inşa edebiliriz!.