Ahlak – Güzel Ahlak ve Müslüman!.

Son günlerde, burada kaleme almaya haya ettiğim, bazı yaşanmış olay – olgu ve haberleri, tekrar yazmak ve bir daha günaha girmemek ve satırları da kirletmemek adına, sosyal ve kişisel gelişmeler yaşanmaktadır.

Peki, Neler oluyor? Bu türedi kişiliği bozuk tipler nereden gelmiştir? Bunların, Soyu – Sopu ve cibilliyeti nedir, neresidir?

Ülkemiz ve dünya genelinde, İslam alemi ve Müslüman kişilerin durumu ve haline bakıp ya da özenip, İslam dinini tercih eden ve daha sonra da Müslüman olan bir gayri Müslim kişi olduğunu zannetmiyorum! Peki neden?

Böyle bir durum, toplumda ki Müslüman algısı ve yaşantımızdaki sorunun göstergeleri olarak karşımıza çıkmaktadır. Yoksa Müslüman olmayı ya da Müslümanlığı ticari bir meta haline mi getirdik?

Yoksa Siyasi ve dünyalık ikbal kaygılarımıza mı alet ettik? Ya da makam, mevki, para, güç, iktidar, ihale ve rant için Müslümanlık alınır ve satılır hale mi geldik?

Böyle bir durum, Müslüman kişilerdeki ahlakın yozlaşma – çözülme ve çürümeye doğru gitmekte olduğuna işaret etmektedir.

Müslüman kişiler ile ticaret yapmak dahi güven kavramının örselenmesine sebebiyet vermektedir.

Tüm kamu kurumlarında, üst düzey müdür ve diğer çalışan memuruna kadar herkes çok Müslüman olduğunu iddia ederken, yaşantımız, çalışma şeklimiz, mesai kavramı ve davranışlarımıza bunun aksetmediğine şahit olmaktayız. Peki, Neden?

Günümüz Müslümanları, neredeyse din taciri olduk yani din alır ve din satar hale geldik, sözlerime alınan ve kırılan dostlarımız, bulunmaktadır.

Ya da siyasal İslam’ın bizleri getirdiği son nokta burası mıdır? Yoksa Siyasal İslam’ın artık bittiği yerde miyiz? Peki, yanlış olduğunu kim iddia edebilir?

Peki, Müslüman ve Dindar olmak, ahlaklı olmayı gerektirir mi?

Böyle bir anket sorusuna verilen cevap, yüzde 70 oranında, Dindar olmak, AHLAKLI olmayı gerektirmez şeklinde olmaktadır.

İslam, Müslüman ve Mümin olmanın temel şartı, ahlak ve özellikle de güzel ahlak sahibi birey ve kul olmaktır.

Peki, Ahlak ve güzel ahlak nedir?

Ahlak, insanın kendisi dahil, varlık ve insanlarla ilişkilerinde nasıl davranması ya da davranmaması gerektiğini gösteren değer yargıları bütünüdür.

Ahlak, bir toplumda genel olarak uyulması beklenilen kurallar ve yapılması gereken görevlerin tümüdür.

Güzel ahlak, bireysel ve toplumsal olarak takdir edilen davranışların bütünüdür. Herkes ahlak sahibi ve ahlaklı olmaz, sadece “güzel ahlaklı” olunur ve ahlaksız olunmaz “kötü ahlaklı” olunur.

Ahlak ve güzel ahlaklı Müslüman ve iman ehli birey – kul olmanın gayesi, her daim ilahi kameralar ile gözetim ve denetim altında olduğu idrak ve şuurunu kazanmak ve bireyi de insan-ı kamil seviyesine ulaştırmaktır.

Ahlak ve güzel ahlak, din ve imanın ayrılmaz bir parçası, hatta onun ruhu ve özü olarak, ifade edebiliriz.

Alemlere rahmet ve hidayet rehberi olarak gönderilen Peygamber Efendimiz (s.a.s); Ben güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim, buyurmaktadır.

Peki, Güzel Ahlakı tamamlamak için gönderildiğini ifade ve iddia eden peygamberin ümmeti ne durumdadır? Ahlak ve özellikle de güzel Ahlakı, dünyalıklar için berhava ettik gibi.

Rahmet ve Hidayet rehberi Peygamber Efendimiz (s.a.s); Müminler, iman zaviyesinden en mükemmeli, ahlak bakımından en güzel olanıdır. Kıyamet günü müminin mizanında güzel ahlaktan daha ağır bir haslet yoktur, buyurmaktadır.

Rahmet ve Hidayet rehberi Peygamber Efendimiz (s.a.s); Müslüman, dilinden ve elinden diğer insan ve Müslümanların emin olduğu ve zarar görmediği kimsedir, buyurmaktadır.

Sonsuz Kudret Sahibi yüce Allah Kutsal Kitabımız Kuranı Kerimde, İman ehlini güzel ahlaklı olmaya davet etmektedir. Onlar ki; bollukta ve darlıkta mallarını Allah yolunda sarf ederler, kızdıkları zaman öfkelerini yener ve insanları affederler. Allah ise iyilik yapanları sever. Ve onlar çirkin bir iş yaptıkları veya nefislerine zulmettikleri zaman, Allah’ı zikredip günahlarının bağışlanmasını isterler. Zaten Allah’tan başka günahları kim bağışlayabilir. Hem onlar işledikleri günahlarında bile bile ısrar etmeyen kimselerdir, buyurmaktadır!

Recep, Şaban ve Ramazan aylarının habercisi Regaib Kandilimizi ve Üç Ayların tüm İslam alemi ve insanlığa; huzur, barış ve selamet getirmesini, birey ve kul olarak; İdrak, Tefekkür, Ahlak, Arınma ve Mağfirete vesile olmasını, Sonsuz Kudret Sahibi Yüce Allah’tan niyaz ederim.

Allah’ım! Recep ve Şaban ayını bize mübarek kıl ve bizi Ramazan ayına ulaştır! AMİN..

Yayınlayan

ahmetunver

Ahmet Ünver; İletişim Uzmanı; İletişim, Kurumsal İletişim, Halkla İlişkiler, Reklam, Marka, Marka Yönetimi, Marka İletişimi, Kurumsal İtibar, Kurumsal İtibar Yönetimi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir