Türkiye’de siyasi partiler tarihini kabaca incelediğimizde, her on yılda aynı ekolden gelen, başka bir siyasi parti ile iktidar ve hükümet nöbet değişimi karşımıza çıkmaktadır! Peki neden? Burada Kadim bir AKIL var mıdır?
Cumhuriyetin kurulması, Cumhuriyet Halk Fırkası ve bünyesinden ayrılmak sureti ile serpilmeye çalışan diğer partiler! Ayrılan yeni partilerden biri hariç hiç biri yaşama şansı olmamıştır! Neden acaba? Kadim bir AKIL tarafından planlı bir şekilde olabilir mi?
Cumhuriyetin kurulması akabinde ki siyasi süreç 1946 yılına kadar tek partili siyasi sistem olarak yolculuğuna devam etmiştir! Peki, neden? Hepsi sıradan hepsi spontane, öyle mi?
Tük Devlet Aklı ve Kadim Türk Devlet geleneği, tek partili bir sistem ile devam edemeyeceğine karar vermek sureti ile CHP içinde aynı ekolden bir partinin çıkarılması ve 1950 yılındaki seçimlerde iktidara taşınmak siyaset yolculuğuna devam etmiştir! Burada da bir AKIL var mıdır? Yoksa öylesine gelişmeler, midir?
1960 ve 1970’li yıllarda, aynı ekolden, DP’nin devamı bir partinin çıkarılması, iktidara taşınması ve 12 Mart muhtırası ile durdurulması! 1970 ve 1980 arasında yaşananlar ve 12 Eylül askeri darbesi bir önceki on yıldan hiçbir farkı yoktur! Bu yirmi yıllık dönemde, KÜRESEL EKOL savaşları karşımıza çıkmaktadır!
Siyasi süreç ve siyaset tıkanmaya başladığı dönemlerde, kadim Türk Devlet aklı ve kadim Türk Devlet geleneği; devletin bekası ve milletin birliği adına, aynı ekoldeki bir siyasi partinin içinden yeni bir parti çıkarmak ve iktidara taşınmak sureti ile siyaset serencamını sürdürmüştür!
Ülkemizde, 15 Temmuz hain darbe ve işgal kalkışması ile devlet yönetimi ve siyasi partiler, yeni bir sürece evirildik! 17 Nisan Anayasa değişiklik referandum süreci ile başlayan Cumhurbaşkanlığı hükumet sistemi, iki partili bir siyaset sistemini dayatmaktadır! Kuvay-i Milliye Ruhu ve Kurucu iradeyi temsilen iki ana damar güçlü partinin yanında bunlara destek olacak olan küçük yandaş partiler!
1946 yılında Cumhuriyet Halk partisi ekolünden gelen Demokrat Patinin çıkartılması ve iktidara taşınması ile başlayan devlet yönetim ve siyaset süreci, 2001 yılında Refah parti içinden AK Partinin çıkartılması ve iktidara taşınması ile bu sürecin son bulduğunu düşünüyorum!
Artık YENİ bir DÖNEM ve DEVİR eşiğindeyiz! 2023 tarihinde Cumhuriyetin kuruluş tarihi ile Horasan geleneğinden gelen Diriliş Erleri; Kurucu İrade ve Kuvay-i Milliye Ruhu temsilcileri, Türk bir Lider ve tüm devlet bürokrasisinin de; ehliyet – liyakat – adalet üzerine bina edilmiş; RESTORASYON süreci akabinde, yeniden bir kalkınma ve şahlanış başlamak üzeredir!
2016 yılında yaşadığımız hain darbe ve kalkışma süreci, Cumhurbaşkanlığı hükumet sistemine geçilmesi, Türk Devletinde; başka bir akıl, başka bir strateji, başka taktik ve yönteme ihtiyaç duyulmaktadır! Peki, nedir bu geçiş veya değişim dediğinizi de duyar gibiyim!
Kadim Türk Devlet Aklı, devlet yönetim sistemi ve siyaset geleneğinin, siyasal parti ve iktidar olma sürecini, yeni dönem ve yeni yönetim sistemi ile birlikte, birilerinin bekleştiği ve ümit ettiği şekilde, AK Partinin içinden çıkması muhtemel bir veya birkaç parti ve lider ile siyaset ve hükümet yolculuğuna devam edemeyeceği kanaatindeyim!
Bugün, yeni siyaset ve yeni devlet yönetim modeli; Kuvay-i Milliye Ruhu; Kadim Devlet ve Kurucu İrade gelenek ve kültürüne sahip, iki partiden birisi ile Türk Devlet Aklının denetim ve kontrolünde; Büyük ve Güçlü Türkiye hedefleri; 2023, 2053 ve 2071 vizyon, hedef ve yolculuğuna başlayacaktır! Aksi halde bir YÜZ YILI daha kaybederiz!