MİT  /2007  –  2021/  Projeksiyon ve Raporu!

Yenidünya sistematiği çerçevesinde; dünya genelinde yaşadıklarımız, son günlerde Rusya – Ukrayna savaşındaki gelişmeler ve Rusya’nın Hazar Denizinden Ukrayna’ya hipersonik füze denemesi!

Devlet Aklı olan ülkelerin on yıllık, yirmi yıllık ve daha uzun süreli projeksiyonları çerçevesinde; taktik ve strateji geliştirmelerinin gerekliliği!

Özellikle de Türk Devleti; jeo-politik ve jeo-stratejik konumu, Anadolu’da ki varlığı ve bekasına;  devlet-i ebed müddet devam ilkesi çerçevesinde ki; duruşu, konumu ve pozisyonlara yönelik çalışmalar yapmaktadır! 

Bu vb. çalışmalar; dünya insanlığının barışı ve huzuru, adalet ve hakkaniyet ilkesi adına; Devlet Aklı ve Milli İstihbarat Teşkilatı bünyesinde yürütülmektedir!

Milli İstihbarat Teşkilatı; küresel bir idrak anlayışı ve değişimin sürekli olması gerektiği bilinciyle küresel ve bölgesel fırsatlar ve tehditler karşısında, gerekli ön alıcı adımları atına refleksini göstermektedir!

Milli İstihbarat Teşkilatı; Kadim Türk Devletinin âli menfaatleri doğrultusunda; değişen ve dönüşen küresel ve bölgesel tehditlere karşı;  karar merciinde bulunan devletin üst kademesinin doğru bilgiye zamanında ulaşmasına büyük önem vermektedir!

Türk Devletinin kadim yürüyüşü çerçevesinde; Türk Devlet Aklı nezaretindeki MİT tarafından 2007 ve 2021 yılında hazırlanmış iki raporu; Türk Devletinin küresel ve bölgesel sorunlardaki ÇÖZÜM NOKTASI, dünyanın SIKLET ve DENGE MERKEZİ konumu zaviyesinden; takdir, değerlendirme ve yorumlarınıza bırakıyorum!

06 Ocak 2007 tarihinde; Milli İstihbarat Teşkilatı 80. kuruluş yılında;  Dünyadaki tüm değerler ve ilişkiler, sistemler ve düzenler, sosyal, ekonomik, siyasi,  ahlaki ve dini olarak, yeniden şekillendiği ve tanımlandığı sürece yönelik, bir projeksiyon ve rapor hazırlanmıştır!

Rapora göre; yaşadığımız süreç,  uluslar arası sistemin kuralları, başrol oyuncuları ve figüranlarıyla, mevcut olandan çok farklı bir boyutta yeniden belirlenmeye ve doğmaya çalıştığı bir döneme kaynaklık etmektedir!

Uluslararası sistemde istikrar hiçbir zaman uzun süre mevcudiyetini koruyamamıştır! Sistemin bir veya birden çok noktasında mutlaka bir değişim yaşanmıştır!  

Gelecekte birçok ulus devlet ve milletin hızlı bir şekilde tarih maratonunu kaybetmeye başladığı süreci yaşayacaktır! Bu devletler, sadece gelişememekle ve dünya yönetiminde söz sahibi olanlar arasına dâhil olamamakla kalmayacak; aynı zamanda birçoğu günümüz teknolojik devriminin ve küresel ekonominin rekabetine dayanamayıp, ulusal egemenliklerini de büyük ölçüde yitirecektir!

Gerek ulusal güvenliğin sağlanmasında, gerekse dış ve iç politikaların yürütülmesinde, güvenlik ortamını şekillendiren yeni yöntem, aktör ve vasıtanın görünür görünmez etkisi hissedilmektedir!

Ulusal ve uluslararası düzeyde, sağlam politikalar üretebilmek ve uygulayabilmek için ulusal güvenlik ve ulus devlet yapısına yönelen tehdit ve kaynakları iyi algılayabilmek, ulusun karşı karşıya olduğu fırsat ve tehditleri öngörmek, doğru analiz edebilmek ve uygun vasıtalar ile karşı koymak zorunluluğu her zamankinden daha fazla hissedilir hale gelmiştir!

Balkanlar, Kafkasya, Orta Doğu ve e Orta Asya;  KÜRESEL POLİTİKALARIN ve ” ROL ” SAVAŞLARININ belirli açılardan yoğunlaştığı alanları oluşturduğu bir gerçektir! Dolayısıyla yeni sorun ve tehditler doğrultusunda, 21. yüzyılda doğuya doğru genişleyen dinamik bir alan söz konusu olmakta ve bu durum Türkiye’nin gittikçe genişleyen bir alanda merkezi pozisyon kazanacağını göstermektedir!

Bu süreç içinde TÜRKİYE, gerek stratejik ve gerekse jeopolitik konumu;  kendisini hiçbir zaman olayların akışına bırakmak ya da ” BEKLE GÖR,  TAVIR AL ” taktiği ile sınırlama lüksüne sahip değildir! Uluslararası sistemi ayrıntılı ve isabetli bir tanımlamayla;  taktik, stratejik ve yüksek stratejik tutumlara sahip olmak zorundadır! Yalnız savunma pozisyonunda olmak Türkiye’ye haiz şartlar nedeniyle kabul edilemez bir davranış olacaktır!

Jeopolitik ve jeostratejik konumu itibariyle oldukça zor bir coğrafya üzerinde bulunan TÜRKİYE için GÜÇLÜ BİR EKONOMİ, KUSURSUZ BİR DIŞ POLİTİKA ve CAYDIRICI BİR ASKERİ YAPILANMA, şeklinde adlandırabilecek, çok sağlam üçayağa sahip olmak bir zorunluluk olarak karşımıza çıkmaktadır, diyor!

MİT Başkanlığı’nın 2021 yılındaki faaliyet raporunda; özellikle HİPERSONİK FÜZE denemelerindeki artış;  gelişen siber teknoloji ve siber saldırılara vurgu yapılmıştır!

TÜBİTAK-SAGE; bundan sonraki hedeflerinin süpersonik ve hipersonik füzeler geliştirmek olduğunu! Türkiye’nin Süpersonik (Mach-1) ve Hipersonik (Mach-5) hızlara sahip havadan / satıhtan satha füzesi bulunmuyor! Ancak kısa vadede, özellikle de 2023 yılında, HİPERSONİK füze sistemlerinin envantere alınacağı hedefleri arasındadır!

Oldukça hızlı şekilde seyir eden süpersonik ve hipersonik füzeler, hedefe çok az reaksiyon süresi tanıdığı için kritik öneme sahiptir! Özellikle yeni trend, hipersonik füzelerin, mevcut hava savunma sistemleri tarafından bertaraf edilemeyeceğidir!

Hipersonik Füze; bazı ülkeler tarafından geliştirme faaliyetlerine devam edilen, Mach-5 ve daha yüksek hızlarda uçuş hızı bulunan füzelerdir.  5-Mach (6.125 km/s) ve daha yüksek hızlarda yol alan hipersonik füzeler, ses hızından (1.235 km/s) yaklaşık 5 kat daha hızlıdır! Üretilen bazı füzelerin, 10 Mach’a kadar çıkabildiği iddia edilmektedir! Nükleer ve konvansiyonel harp başlığı taşıyabilen ve yüksek hızları sebebi ile günümüzde hiçbir hava/füze savunma sistemi tarafından önlenememektedir!

Hipersonik hızlarda uçan seyir füzelerinin tehdit katsayısı ise çok daha yüksektir! Süratlerinin yüksekliği, hava savunma erken ihbar sistemlerine tespit, teşhis ve takip için gerekli zaman bırakmamaktadır! Hava savunma sistemi önleme yapana kadar geçecek süre içinde silah hedefine varabilmektedir!

Türk Devlet Aklının nezaretinde; Selçuklu ve Horasan geleneğinden gelen siyasi kadrolar ile Türk Devleti; 2023 tarihi yeniden bir milat kabul etmek suretiyle, her alanda;  dünyanın gelişmiş ve kalkınmış, sayılı ülkeleri arasında yerini alacaktır! 

Türk Devletinin uzay üssü veya uzay mekik merkezinin Konya olacağını daha önceki yazılarımızda vurgulamıştık! Mezkur, süpersonik ve hipersonik füze denemelerinin neden KONYA’DA yapılmakta olduğunu bir başka yazıda ifade etmeye çalışırız!

Yayınlayan

ahmetunver

Ahmet Ünver; İletişim Uzmanı; İletişim, Kurumsal İletişim, Halkla İlişkiler, Reklam, Marka, Marka Yönetimi, Marka İletişimi, Kurumsal İtibar, Kurumsal İtibar Yönetimi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir