Konya Necmettin Erbakan ve Konya Teknik Üniversitesine, rektör atanması ile ilgili yazılarımıza istinaden, arayan ve soran dostlarımıza, öncelikle çok teşekkür ederim! Yazılarımıza matuf tabii ki; takdir ve teşekkür aldığımız olduğu kadar, eleştirilere de muhatap oluyoruz!
Yaşadığı şehre âşık – sevdalı ve kamu adına gazetecilik yapan bir iletişim uzmanı ve köşe yazarı olarak; şehirdeki üniversitelerin; dünya ve ülke sıralamasındaki yeri, bilim üretmedeki konumu, ulusal ve uluslararası arenadaki patent ve buluşları, ülke ve dünya ölçeğindeki başarılı öğrencileri zaviyesinden, kalem ve kelam oynatmaya çalışıyoruz! Peki, bunu da mı yapmayalım?
Üniversiteleri; ülke ve toplum olarak günlük siyasetin dışında, olması gereken özerk yapısı ve politika üstü kurumlar olarak muhafaza edemedik! Peki, neden? Sistemden karşılıklı olarak beslenenler, birbirini beslediği ve koruduğu için olabilir mi? Neden olmasın?
Bilim ve teknolojide gelişmiş dünya üniversiteleri, üst düzey araştırmaların yapıldığı ve evrensel anlamda dünyanın her alanda ihtiyacı olan mesleki bilgilerin teorik ve pratik anlamda öğretildiği ve üretildiği yerlerdir!
Mezkûr yapıdaki üniversiteler; bilgi, beceri ve beynini kullanan bilim insanları ile ilgilenir ve mümkün olduğunca da, kaliteli ve kapasiteli bilim insanlarını bünyelerinde tutmaya çalışır! Bizden değil ve bize benzemiyor diye; sevdalı olduğu üniversitesi, şehri ve ülkesine kimler küstürüldü? Başka şehir veya ülkelere gitmesine sebebiyet verdik?
- Üniversiteler; bilim insanı akademisyenlerin ne dinleri, ne ırkları, ne de yaşam tarzları ile ilgilenir! Sadece ve sadece ülkesi adına, ciddi projelerinin olup olmadığı ve başarılı işlerle uğraşıp uğraşmadıklarını bakmalıdır!
- Üniversiteler; insanlığın bir sorununu çözmeye hizmet eder, yeni buluş ve yeni patentlere kapı aralar, bu çalışmaların sonuçları, önce araştırmanın yapıldığı üniversiteye, şehre ve ülkeye de ekonomik katkı sağlamalı ve faydaya dönüşmelidir!
- Üniversiteler; evrensel ölçekte bilim ile ilgili bilgilerin öğretilmesi ve sahada uygulanabilir hale gelmesi için araştırma – geliştirme ve bilimin üretilen yerlerdir!
- Üniversiteler; her türlü düşüncenin hür ve bağımsız olarak, kimseden çekinmeden ve korkmadan savunulduğu ve tartışıldığı yerlerdir!
Peki, uygulamaya gelince! İdare ve idareye yakın; kifayetsiz ve ehliyetsiz, çapsız ve yardakçıların kılıcı, idealist akademisyenlerin tepesinde her an sallanmakta mıdır?
- Bir üniversiteye rektör adayı veya aday olacak akademisyenler; öncelikle ve özellikle; üniversitesi, ülkenin geleceğini emanet edileceği öğrencileri, şehri ve ülkesi adına; kaygısı, dertleri ve projeleri olmalıdır!
- Yoksa ehliyetsiz ve liyakatsiz, çapsız muhteris; onun adamı, şunun yakını, bilmem kimin damadı, oğlu, kızı gelini veya şuraya yakın, buraya yakın, şu partinin veya bu ekolün adamı şeklinde uzayıp giden aracılar ve tavassut, yeterli midir? Tabi ki tavassut önemli ve referans aranmalıdır! Fakat asıl olan ehliyet, liyakat, kifayet, erdem, ahlak ve adalet, olmalıdır!
Aksi halde, açık, şeffaf ve hesap verebilir yönetim ve kurumdaki aidiyeti, nasıl oluşturacaksınız? Eğer, böyle bir saik ile rektör ataması yapılacaksa, üniversite ve rektörden, ne bilim, ne akademik çalışma, ne de şehri ve ülkesine, fayda ve katkı beklemek hayal olmalıdır!
- Böyle bir durumda; eş, dost ve tanıdıklar, üniversitenin her biriminde işe alınmaya – atanmaya ve nama yazılı ihaleler havada uçuşmaya başlayacaktır! Sorgusuz sualsiz harcamalar ardı ardına gelecektir!
- Mezkûr Saiklerle atanmış kişi veya REKTÖR, kendisini, LA YÜS’EL görmeye başlar! Aklına esen tüm HARCAMALARA da, bir KILIF üretilir!
- Yönetimlerin en büyük özelliği; AÇIK – ŞEFFAF ve HESAP VEREBİLİR olmaktır! Burada gözden kaçan HESAPLAR, bir gün başka bir yerde MUTLAKA açılır!
- Konya merkez ilçelerinin, yıllık bütçesinin iki katı mali tablosu olan, bir üniversitenin başına, atama yapılması düşünülen rektör adayının; üniversite, akademisyenler, ülkemizin geleceği göz bebeği öğrenciler, şehri ve ülkesine; fayda ve katma değer katmak ve üretebilmek adına; bir diyeceği, bir sözü, bir derdi, elle tutulur ve gözle görünür, uygulanabilir projeleri, mutlaka olmalıdır!
Bir Üniversiteyi yönetmek ya da REKTÖR olmak; Kuruluşundan kaynaklı, hafıza – gelenek ve derinliğin yok saymak! Yönetimde ikircikli tavır ve tutum içerisinde bulunulmak ve kurumda ki; kimseye güvenmemek! Yönetim olarak, herkesi, kötü ve potansiyel suçlu olarak tanımlamak! KAMPÜS YER sorununda ki; İLETİŞİM ve KRİZ YÖNETİMİNDEN kaynaklı, Hami üniversite yönetimi ile anlaşmazlık ve sorunların devam etmesi, demek değildir!
Bir Üniversiteyi yönetmek ya da REKTÖR olmak; Cv’de Rektör yazması ve bulunduğu makamları da; ARAÇ veya BASAMAK olarak kullanmak suretiyle, başkaca MAKAM ve MEVKİLERE geçiş yapmak yerleri, asla değildir!
Bir Üniversiteyi yönetmek ya da REKTÖR olmak; bulunduğu şehre ve şehrin tüm dinamiklerine TEPEDEN bakmak, görmezden gelmek ve yok saymak, değildir?
Bir Üniversiteyi yönetmek ya da REKTÖR olmak; günde üç beş defa, Döner Sermaye müdürlüğünü aramak suretiyle, DÖNER durumunu takip etmek, değildir?
Konya Teknik Üniversite rektörlüğü adaylığı konusunda, daha önce yazmış olduğum potansiyel rektör adayı isimlere ilaveten; Konya Teknik Üniversite, Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi, Jeoloji Mühendisliği Bölümü; Muazzez Çelik Karakaya, yerel siyaset ve akademik camiada, derinden kulis çalışmalarına devam etmektedir!
Selçuk Üniversitesi; Beyşehir Ali Akkanat Turizm Fakültesi Dekanı ve Turizm Fakültesi Turizm Rehberliği Bölüm Başkanı, Abdullah Karaman hoca, yerel siyaset ve YÖK nezdinde, derinden kulis çalışmalarını yürütmektedir!
Selçuk Üniversitesi; Teknoloji Fakültesi, Bilgisayar Mühendisliği, Bilgisayar Yazılımı Bölümünden, Adem Alpaslan Altun hoca da adaylığını açıklayan isimler arasındadır!
1-) https://ahmetunver.com.tr/2022/07/14/konya-necmettin-ve-teknik-universite-rektor-atamasi/
2-) https://ahmetunver.com.tr/2022/07/16/konya-teknik-universite-rektor-atamasi/
3-) https://ahmetunver.com.tr/2022/07/26/konya-necmettin-erbakan-ve-teknik-universiteye-nasil-bir-rektor-atanmali-1/
Medyada bu konuların takipçisi olan Sayın Ahmet Ünver Bey yazısında söz konusu üniversitenin
rektörlük seçimi için aday adaylığına hazırlanan bazı üniversite hocaların isimlerini de zikretmiştir. Adayların tamamını tanımamakla birlikte, aralarında adı geçen ve halen Selçuk Üniversitesi Ali Akkanat Turizim Fakültesi Dekanı olan, Prof Dr. Abdullah Karaman hocanın ismini gördüğüm zaman heyecanlanmadım desem yalan olur. Kendisini yakından tanıdığım, üniversitelerin geleceği konusunda vizyon sahibi, girişimci, gerçekleştirdiği AB projeleriyle önemli tecrübe ve potansiyele sahip olan Abdullah Karaman hoca inşallah kararından dönmez Konya Teknik Üniversitesi Rektörlük seçimi için müracatını yapar ve adaylar arasında ki yarışını sürdürür. Hiç şüphesiz her aday kendi vizyonunu CV leriyle seçici kurullara sunacaklardır. Dolayısı ile takdir yüce makamlara aittir. Tüm adaylara başarılar dilerim.
Abdullah bey;
Çok teşekkür ederim. Şehrimiz ve üniversite adına hayırlısı olan atanması dileklerimle.