24 Haziran seçimlerinin sadece bir seçim olmadığını, seçim tarihinin açıklandığı tarihten itibaren, kalemimiz döndüğü kadar karalamaya ve bir kaç kelam etmeye çalışıyoruz. Bu durumu anlamayanlar ve idrak sorunu yaşamakta olanlar için bir kez daha anlatmaya çalışalım! 24 Haziran sadece bir seçim değildir! 24 Haziran, Türk Milleti ve Devleti için bir milat olduğunu! 24 Haziran, Cumhuriyet yönetim sistemimiz açısından bu rejimin de olgunlaşmış hali ile de üçüncü evresine geçişin tescilleneceği tarih olduğunu! Birinci evre, Cumhuriyetimizin kuruluşu! İkinci evresi Çok Partili hayata geçiş! Üçüncü evresi de 94 yıllık Cumhuriyet tarihimizde yaşanmış olan tüm inkıtalar, eksiklikler, darbeler, askeri ve bürokratik oligarşiye karşı, hatalar ve tecrübeler çerçevesindeki yeni ve güçlü bir dönem! Eski sıkıntılı ve darbelerin olduğu dönemlere geri mi döneceğiz! Yoksa, Medeni ve kalkınmış ülkelerle rekabet edebilen, dünya devletler arenasında söz sahibi ve haklarını da savunabilen, verilenlerle yetinmeyen Cumhurbaşkanlığı hükumet sisteminin tüm alt ve üst yapısı ile birlikte yerleşmiş olduğu, güçlü ve yeni bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti mi? Hangisi?!
24 Haziran seçimlerine birkaç gün kaldı! Seçim sonuçlarının şimdiden ülkemiz, milletimiz ve bölgemize de hayırlar getirmesini dilerim. Siyasi parti liderleri ve partilerimizin milletvekili adayları sahalarda ve meydanlarda vatandaşlarımızla kucaklaşıyor, hasbıhal ediyor, seçim ve parti programları hakkında bilgiler vermeye çalışıyorlar. Meydanlarda ve sahalarda yaşananlar da bir ülkedeki demokrasi ve siyasi kültürün ne kadar yerleşmiş olduğunun göstergesidir! Bu kültürün yerleşmesi için emeği geçen her bir siyasi lider ve siyasetçilere de teşekkürlerimi sunarım. Siyaset olmadan bir ülkede demokrasi olamaz! Demokrasinin de vazgeçilmezi siyasi partilerdir! Siyasi partiler parti programlarında bir ülkeyi nasıl yönetebilecekleri hakkındaki görüşlerini vatandaşlarımızla paylaşır ve seçim sonucuna da her bir siyasetçi de saygılı olmak zorundadır. Milletimizin siyasi tercihi sorgulanmamalıdır!
AK Parti Genel Başkanı, Cumhurbaşkanı Adayı ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın da rol aldığı bir reklam filmini son günlerde görmeye başladık! AK Partinin bu reklam filmindeki kuş nedir ve neyi temsil etmektedir? Kabaca anlatmaya çalışalım; Masallara konu olmuş, Arapçada Anka adı ve Türk kültürüne Zümrüdü-ü Anka kuşu olarak girmiş ve böyle bir türün gerçekte var olup olmadığı kesin olarak bilinmemektedir. Daha çok efsanevi özellikleri bilinmektedir. Kuşların hükümdarı olan Simurg, İran kültüründe kullanılmakta ve Anka kuşunun kendisidir. Zümrüdü Anka kuşu eski Yunan mitolojisinde kalın tüylü ve kartaldan biraz küçük gibi tanımlanmıştır. Çok uzun ömürlü olduğu ve herkesin görmeye nasip olmadığı bir tür olarak ifade edilmiştir. Bu bağlamda ‘’küllerinden doğan Anka kuşu’ hikayesi günümüze kadar uzanmaktadır. Ölümünün yaklaştığını anlayan Anka kuşu kendisine kuru dallardan yuva yapmaktadır. Sonrasında yuvasına girer ve ölümünü bekler. Efsaneye göre yuvasında yanarak ölür ve küllerinden yeniden ‘’Anka yavrusu olarak doğar’’. Dini bakımdan ise bu durum yeniden doğuş olarak simgelenir. Zümrüdü Anka kuşundan alınacak temel ders, Hz. Mevlana’nın ‘’neyi arıyorsan sen, O’sundur’, vurgusunu temsil etmektedir. Küllerinden doğmuş olan Anka efsanesine göre çok sayıda rivayet bulunmaktadır. Sabırlı olmanın, gayret etmenin, emek sarf etmenin ve kendi Anka kuşunu kendin yaratmanın önemi vurgulanmaktadır.
24 Haziran seçimlerine bir hafta kala, medyada yayınlanmakta olan Anka kuşu reklam filmi ile verilmek istenen temel vaat ve mesaj nedir? Hz. Mevlana’nın Anka kuşundan alınabilecek ders muvacehesinde buyurduğu gibi, Türk Devleti ve Milleti neyi aramaktadır? Türk Devleti ve Milleti üzerinde oyun ve hesaplar yapmakta olan küresel güçler ve işbirlikçilere ne gibi bir mesajlar ve uyarılar verilmektedir? Türk Milleti, devlet geleneği ve kadim medeniyet tarihindeki on altı devlet kurmuş asil bir millettir! Tarihin her evresinde tüm saldırı ve kalkışmalar asil Türk milleti üzerine olmuştur? Neden? Dünya tarihinden Türkleri çıkardığımız vakit geriye insanlık tarihi adına hiçbir şey de kalmayacaktır! Son yıllarda devlet ve millet olarak yaşamakta olduğumuz dış ve iç saldırılar neyin göstergesidir? Bu kalkışma ve saldırılar neden olmaktadır? Tüm bu saldırı ve kalkışmalar, asil Türk Milleti tarih sahnesine kadim medeniyet mefkuresi ve kızıl elma ülküsü ile yeniden çıkmaması için yapılmaktadır! Başaramayacaklar! Türkiye’de 15 Temmuz neden yapılmıştır? 15 Temmuz hain ve karanlık gece, Türk devleti ve milleti küresel güçler ve işbirlikçiler tarafından tamamen işgal ve teslim alınmak istenmiştir? Neden? Türk milleti ve devleti tüm saldırı ve ihanetlere rağmen, 2023 -2053 ve 2071 hedefleri doğrultusunda ve mazlum milletlerin de umudu olarak ‘zümrüdü Anka kuşu’ gibi küllerinden yeniden ve güçlü bir şekilde doğacaktır! Trük milletinin bu kutlu yürüyüşünü, durdurmaya ve engellemeye hiçbir kimsenin gücü ve hayali de yetmeyecektir! Böylece de bilinmelidir!